Mahkeme salonuna girerken
“Kahrolsun Faşizm, Tek Yol Devrim!” diye haykırdık.
Biz üç kişiydik.
Ve üçümüz de ölüme mahkûm edildik.
Ama korkuyu kabul etmeyen
üç yüz— üç yürek— üç haykırıştık biz.
"İdamına hükmedildi" diyerek kalemi kırdı hâkim.
O an salonda bir şey daha kırıldı:
Annemin kalbi.
Cansever yığıldı yere — kalbi durmuştu bir anlığına,
O gün bir parçası eksildi annemin,
ve bir daha hiç tamamlanamadı.
Adalet dedikleri şey,
bir annenin kalbiyle birlikte sustu o gün.
Duvarlar soğuk, gözler serin,
ama içimde hâlâ yanıyordu o ilk yangın.
Sözcükler sızıyordu parmaklarımdan.
Yazdım...
Ben ilk şiirimi orada yazdım:
Kurşun yememiş ama kurşun gibi ağır dizelerle.
İdam kararının altına
bir de kendi imzamı attım sessizce:
"Kahrolsun Faşizm, Yaşasın Mücadelemiz"
Asla susturamayacaklardı beni
Çünkü ben konuşmaya
tam da o gün başlamıştım.
Kayıt Tarihi : 29.7.2025 11:28:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Mamak Askeri Cezaevinde 146/1 maddesinden idam cezası verilip kalem kırıldığında annem Cansever kalp krizi geçirip yere yığılmıştı. Aylarca işkence yetmezmiş gibi mahkemeye işkence yapılarak getirilmemiz, mahkemeden de işkence yapılarak koğuşlara götürülüşümüz öfkemi kabartmıştı ancak tek silahımız onu elimizden alamadıkları sözlerimizdi. Söze döktük şiir niyetine yazdık. Kabul ola.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!