Orhan Amca’yla
koyu bir sohbetteyken
‘‘korkunç bir yaratığa benziyorum değil mi? ’’
diye sorunca aniden
irkildim şaşkınlıkla
sohbetin ortasında ben
sözler değildi beni şaşırtan
haberim yok gibiydi
yüzündeki yaradan
dalmışım kalp gözümle
Orhan Amca’nın özüne
gerçekten görmüyordum
o an baş gözümle ben
zorla çekip özünden kendimi
gezdirdim yüzünde baş gözlerimi
sahi bu ne korkunç yaraymış
sol yüzünü alt göz kapağına kadar sarmış
mavi gözü bir çizgi halini almış
tedavisi zor olan kanserlerden
çok nadir görülen türlerden
zamanla yarışırcasına
hızla çoğalan hücrelilerden
hastalığın hikayesi uzun sonuçta
benim hikayem ise bambaşka
bu süreçte tanıştım Orhan Amca’yla
yetmiş beşindeydi
bir asker emeklisiydi
söylemiştir ama hatırlamıyorum
rütbesinde değilim ki
karısı alzheimer hastası
bir kız bir oğlan iki çocuk babası
oğlunu yirmisinde kaybetmiş
elim bir trafik kazasında
bir tek kızı varmış arkalarında
oda okumuş
evlenmiş iki çocuğu olmuş
bu dünyadaki en değerli varlığı oymuş
ben bakınca Orhan Amca’ya
direkt özüne dalmışım haberim yok
o ise takılmış yüzündeki yaraya
özünün güzelliklerinden haberi yok
‘‘ben senin yüzüne değil
özüne bakmışım Orhan Amca
umurumda bile değil benim
korkunç dediğin yüzündeki o yara
özün o kadar güzel ki
yarayı bile kapatıyor inan bana’’
Orhan Amca’nın gözlerinden
yuvarlandı iki kristal damla
sevgiyle dokundum yanaklarına
öldü Orhan Amca
çok kısa bir zamanda
bu hikaye kaldı bana
Orhan Amca’dan hatıra.
Kayıt Tarihi : 24.2.2015 18:23:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!