İnsan olarak doğmak doğallığından
İnsanlığıyla sanat varlığına yüceliği
İnsan olarak doğmak bir alt kültür ise
İnsanlığa yücelmek de üst kültüre o ulaşım
Farkının bir ölçütü maddiyat olsaydı eğer
Maneviyat denilene kalmazdı ki hiç gerek
Alt kültürü üst kültüre birleştirecek yoldur
Beş duyumuza sunulan şu varlıkları
O tüm gerçekler ki:
Dünyamızın dönüşü bir ritimde DANS
Zamana sığdırılı tüm akışlar MÜZİK
Doğa bir RESİM güzelliği
Her yürek bir ŞİİR sadeliği
Her emek bir heykeltıraş yontusu BİÇİM
Düşünürken bilinir ki;
Beş duyumuza beş ayrı birer laboratuvar gibi
Dans - Müzik - Resim - Şiir - Biçim
Sanat toplamı değeri bu bileşenler
İnsan yaşamının hakkı o yücelik ki
Yürekten
Gönülden
İçten
Hissiyatı insanlığa bu sorumluluk
Ödenecek hep bir borç olacak
Bilenin bilmeyene vermek için taşımaya
Hep okuyarak öğrenmek kaçınılmazlığı ki
En değerli tartı o yazı
Lisan temizliği güzelliğini kayıtsız şartsız
Selam
Sevgi
Hatır
Emeklerde ölene kadar kazanılabilecek
Öz’den adım adım ‘söz’ güzelliğine
Alt kültürü üst kültüre birleştirmeye ödevdir...
Akıl, mantık, arzu, heves, istek
Çılgınlık birimidir tamlayan değerlendiriler ki...
Ana karnında yaşardaşlığı güven doğarız
Yaşamı paylaşmaya emekler bebek yüzüstü
Bu benim vatan toprağım!
Heyecanındadır ilerlemeye...
Yoksa hazır beceriyle doğardık pineklemeye....
Niye maddiyatı veren Allah maneviyatı katmış ola?
Niye bedene ruhu saklamış kaçıklara hapis mi diye?
Niye boş geldiysek boş gidecektiysek borç kime?
Harcın benden çok diye miydi ruh ve beden gözleri?
Ey yüce Râb şükrediyorum sana!
Sanat aşkıyla yaratan! sanata aşk olarak!
İnsanım ben! Huzuruna iman ile!
Türk olarak yaşadığım birlik bilincimde!
Cihanda mutluluk barınsın diye!
Her topluluk bu sorumlulukla üstlenmeli ödevi!
Topluma verilecek emek güzelliklerini!
Mart Biterken Son Bir Soluk 2007
ben insanım! demedim et biraz dikkat
ben insanım! kötülük edilemeyecek denilir böyle!
insanım ben, düşünüyorum elbet!
Türkün doğuşudur düşünmek!
Sanat aşktır! İnsan sanat!
Yeryüzüne dağılmışlıklarımızdan, toplumlardan biri olarak ben de
Türk olarak izledim elbet!
Allah'ın bahşettiği sevgiden dönmek mi
Türküm demeyecekliğime bu ihanet!
Hangi toplumun içinde nasıl tutundum ben?
Demekten kaçınmak için o ar bozukluğunu
Saklamak niyetidir sadece?
Düşünmek, çokluğa azınlığa yığışmak değil
Bir konu ne ise onunla ilgilenmek!
Aydınlığa götürecek işte her yokluğu
Düşüncedir her kötülüğü aydınlığa çıkaran
O fazilet!
Sızlanma değil
Varsa dert düşün! daha nice güzellik!
Her birini tek tek lütfen!
Olmasın herca-i keyfiyete serkeş düşkünlük!
Kayıt Tarihi : 30.3.2007 01:24:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
bu düşünceyle birliğimiz pişmedi gitti diyen olamam...ocağın altını açmayı unutmuşum gibi... farkına varınca çok açılmış, hızına yetişemiyormuşum gibi... boğuşacağız, güzelliği kazanıncaya kadar 'birlikte bir uyum’un koynunda... İnsan kimlikleri ve güveni korunmalı...her insanın o, bu veya şu yörede doğmuş olması, bir toplum oluşturacak sorumluluk üstlenmeye saygıdır bu güven...alt/üst terimi tüm alanlarda kullanılır, matematik, fizik, sosyoloji, teoloji, toplum vs. Burada, sanat dallarından biri olarak ulaşım özeni insan doğallığıdır....her insan alt kültürden var olabilen yetenek ve olanaklarınca üst kültüre ulaşmaya ilerleyecektir... biraz fazlalık, kolaylıkla abartılık olabiliyor, biraz az’ı da yokluk... her yörede biraz az kültür veya fazla serbestlik, bulunduğu coğrafya çerçevesinde, karmaşası çok kolay: alt/üst terimi kimliklerde belki ekonomik, sosyal, toplumsal konumlarda farklı farklı incelenebilir... burada alt kültür, üst kültür olarak: doğuştan yazar-konuşur olunmadığı doğallığıyla, beşikten mezara bir öğrenimden söz edildiğinin değeri:... bir Türküm, insan olarak öğreniyorum, bir hintli, bir afrikalı, bir kuzeyli, güneyli de öyle, oluştuğu çevresinin sorumluluğuna emek her biri... sanat bir aşktır, aşkın gözü de kördür denilir bazen, geliştirilmeye engel ve engebeyle kaşılaşılabilir elbet... insan bir sanat ve yolu, bulunduğu coğrafya uyum ve uyarlığında arayış direnci... denilendir bu...
Yedinci sanatı...
Hani şu insanoğlunun yaşam sahnesinde oynadığı boktan, trajikomik oyunlar bütününü...
Yaşadığı gezegenin içine eden kutsal canlının başrolünü oynadığı filmlerin anlatıldığı sanat alanını...
Unutmuşsunuz...
''İnsan'' konusunda sizinle aynı şeyleri düşünmüyorum...
Büyüdükçe küçülen tek canlıymış insanoğlu...
Ve o kusursuz doğanın da ''tek hatası''
İnsan türünden bir canlı olduğum için, türcü bir yaklaşım gösteremem...
Ve kötülerin yanında çok çok az sayıda olan bir avuç iyi insan için de bu güruhu topyekün iyi ya da kutsal ilan edemem...
Ne iyidir, ne de kutsaldır insanoğlu...
Bu söylem insan beynine özgü, o beyinin ürünü bir söylemdir...
Bizler de o familyanın bir üyesi olduğumuz için objektif davranmıyoruz bu konuda...
Kendimize bile dürüst değiliz...
İnsanların tasarladıkladıkları dünyayı gördükçe insanlığımdan utanıyorum...
Ödünç zamanlar yaşıyoruz aslında.
Zaman bilmese de
Yaşam biliyor nasılsa.
Karanlığa gizlenmek kolay.
Mesele
İnsan kalabilmekte..
(İnsan Olmak Zor Zenaat isimli şiirimden)
İnsanın kendisi ise bir sanat varlığıdır''....
...................................SEVİNÇ KAVUK
YÜREĞİNİZE, KALEMİNİZE VE AKLINIZA SAĞLIK.
İYİ Kİ SİZ DE VARSINIZ.
İSTANBUL' SEMALARINDAN KUCAK DOLUSU SEVGİLER....ELLERİNİZDEN ÖPERİM
(KANDİLİNİZ MÜBAREK OLSUN.)
İnsanın kendisi ise bir sanat varlığıdır''....
...................................SEVİNÇ KAVUK
YÜREĞİNİZE, KALEMİNİZE VE AKLINIZA SAĞLIK.
İYİ Kİ SİZ DE VARSINIZ.
İSTANBUL' SEMALARINDAN KUCAK DOLUSU SEVGİLER....ELLERİNİZDEN ÖPERİM
(KANDİLİNİZ MÜBAREK OLSUN.)
İnsanım ben! Türk olarak geleceğim gibi!
Sanat aşkıyla yaratan! sanata aşk olarak!
Varacağım o huzuruna! iman ile!'
İnsan olarak yaratılmak insanca sorumluluklar üstlenmektir yasalarında. Boş bir hayat olamaz ki? Rabbim biz hiç bir şeyi nedensiz yaratmadık ifade eder.. Ve bir başka sözünde 'Siz dünya hayatını boş bir eğlencemi sanıyorsunuz?' 'Andolsun ki biz hiç bir şeyi boş yere yaratmadık ve dünya hayatından sorulacaksınız?' der.
Türk olarak doğmak temelde bir ayrıcalık değildir. Eğer böyle düşünürsek, doğumuyla seçme şansı olmayan başka ırklardan, toplumlardan doğanlara Allah adaletsizlik etmiş olurdu. Hiç bir insan, doğumu nedeniyle, ana, baba, ırk, devlet, toplum, din üstünlüğüne sahip değildir. Ta ki, aklıyla rüşt olduktan sonra, bu değerlere insanca sahip çıkarsa ve değerleri diğer insanlarla paylaşırsa o zaman değer kazanır. Rabbim kitabında, 'biz insanları kavim kavim topluluklar olarak yarattık. Bir birbirleriyle konuşsunlar, anlaşsınlar, paylaşsınlar, karışık birleşsinler istedik' 'Andolsun ki kendilerini ve atalarının yollaırın başka topluluklar üzerinde üstün görenler, geçmişlerinden övünerek, ta.. mezarlarına kadar ziyaret edip, insanların önünde kendilerini kibre ulaştıranlar sadece zulüm içindedirler'
Allah bizleri Anadolu'da, Türk kavminde, İslam dininde yaratmış olması şans gibi görünse de aslında şans değildir. Tam tersine, dünya insanlığına örnek olmada daha büyük sorumluluklar yükler.
Diğer taraftan, Çinde, Japonya'da Rusya'da, Yunanistan'da Almanya'da, ülkelerin ırklarında doğmakta, doğan insanların küçülmesine, hakirleşmesine neden değildir.
Kur'an göre, huzura iman... Kur'an-ı okuyup anlayarak, kurandaki bilgilere göre düşünmek, dünya hayatını oluşturmaktır. İnsana verilen akıl, Allah'ın gönderdiği vahiyle düşünmeyi, hayatı kavrama ve dünya yaşamı oluşturma da, sorumlu bir yetidir. Eğer akıl, vahyi dinlemeden, kendine göre düşünce ve hayat olursa, imansızlardan hiç bir farkı kalmaz.
TÜM YORUMLAR (6)