Bir sabah,
gökyüzü yerini unutmuş gibi durgundu.
Ve dağlar,
yürüyen kalplerin sesine kulak kesilmişti.
İnananlar yürüyordu…
Ne alkış vardı,
ne de gözleri kamaştıran ışıklar.
Ama adımlarıyla
gök kubbeyi titretiyorlardı sessizce.
Onlar ki,
Hakikatin omzuna yüklenen kelâmlar gibi,
Zamanın en ağır yükünü
hiç eğilmeden taşırlar.
Her biri,
Bir ayetin can bulmuş hâliydi.
Birinin yüreğinde Hud vardı,
Birinin gözlerinde Yasin…
Ve her adımla
kıyamet biraz daha yaklaşıyordu mazluma.
Dünya sustu,
çünkü hakikat konuşuyordu.
Zulüm geri çekildi,
çünkü adalet yürüyordu.
Ve karanlık kaçacak yer arıyordu,
çünkü nurlu alınlar
sessizce kıyamdaydı.
Ey göğe mühürlenen dua!
Bize bu yürüyüşü yaz,
Bize bu adımların izinden
imanla yürümeyi öğret.
Çünkü dünya,
yalnızca inananların izini taşır.
Ve bir gün,
Her sustuğunda bu âlem,
Bilsin ki:
İnananlar yürüyordur yeniden...
Kayıt Tarihi : 16.4.2025 19:03:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!