Gel al beni benden ey ölüm
sarılsana gözlerime
Lale yaprağına sarsana hayatı
Bilmem fridevs bağına varırmı ruhum
Arşa çıkarmı gönlüm ararmı beyatı
Sensizlik deprem gibi inince feryadıma
Menekşeler yıldırımların bağrında idi
Kabuz olup filizlenince hülyalarım yadıma
Sevdan hayal meyal hatırlanır idi
Seni gören nasıl baktı yüzüne
Ruhum biçare kalırsa dar ağacında
Sefaat senden ya habiballah
Secdede günahlarım çıkarsa karşıma
Sefaat senden ya habiballah
Su dunyanın dumanı tütermi bilmem
Bugün yine yağmur yağıyor
Rahmet nazarıyla dökülüyor bir bir
Kaf dağının yamaçlarında yetişir sevda çiceği
Karanlığı kovalar ask-ı memnu tir tir
Fridevs bağında arasam seni
Edep dengesinin mayası sende
Feryat ile andığım ahım sende
Erenler diyarının niranı sende
Neydem bu ağlar yanar halime
Derman sende deva sende
İhtirasın daneleri dolaşır nefs sahrasında
Kitaplar yazı buldu kalem aradı sende
Hüznün kalesine meydan düştü
Renkler kendini aradı ismini buldu sende
Gönlüme deli bir devran düştü
Leylayı aradı aşkı memnu sende
Kızıl saçlı bahar yemyeşil kesildi içerimde
Ay ve yıldız ayrıldı göğün duldasız sahnesinde
Bilmem can vermek nasip olurmu
Perdeler ardında yalnızlıkların gölgesinde
Issız rüyaların yurtsuz koylarında
Bir gul savurdum yaprağını arşınlayarak
Bereket dolu gülüşleri kapına bıraktım ağlayarak
Hasretinle suladım suları
Esaret altında yapayalnız kuş misali kalarak
Esaretim sensizlik benim efendim
Laleler aldım hülyalarıma
Canımla can olsun diye
Hasretinle yaktım suları
Kanımla var olsun diye
Bir yonca yağrağıyım hayatın
Ruhumun hasat mevsiminde
Nadasa bırakılmış günahlara tövbe
Rahmanın şükür bahçesinde
Boynumu büken günahlara tövbe
Habibin dost yansısında
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!