Parasız ve işsiz genç, merhaba diyordu yenigüne.
Yaşadığı şehrin, uğultu ve karmaşasında kaybolacağını biliyordu.
Ne yüzünü yıkamış, nede kahvaltısı yapmıştı.
Şehrin iki yakasını birleştiren, asma köprüde almıştı soluğu.
Köprü yoğun trafikten kilit durumdaydı.
Parmaklıkların denize bakan tarafına, atik bir hamleyle atlayıp
- Yeter, Yeter lan! diye haykırıyordu.
Gözlerinden dökülen gözyaşları,
Marmaranın serin sularıyla buluşmadan, havada kayboluyordu.
Etrafına toplanan polislerin, ikna çabaları ve sigara tekliflerini
- Abi ben sigara, alkol kullanmam diye geri çeviriyordu.
Gazetecilerin ve meraklı gözlerin odağındaydı.
Ne tuttuğu takımın yıldız futbolcusu,
Ne de köprüden geçen şehrin valisi ikna edebilmişti.
Ve bir gökyüzüne baktı, birde denize
Ardından nazlı nazlı yanından süzülen martıya.
Ansızın bağırmaya başlayan gence martıda çığlıklarıyla eşlik ediyordu.
- Yaşayacağım, inadına yaşayacağım…diyerek parmaklıklardan
İnen gence, gazetecilerin uzattığı mikrofona;
- Sadece yaşamak istiyorum. Bırakın nefes alamıyorum. Demekten başka
Bir şey düşmüyordu.
Kayıt Tarihi : 29.8.2014 16:48:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!