Ah istanbul... Saçını okşamadan sevdiğim güzel, içimdeki filizi, aşkı göstermek adına ömrümü önüne serebileceğim kadın....
yazıştığımız gecelerin sonunda, sen uyurken melekler gibi, ben kendi penceremin önünde her gece birkez rüyada da olsa vuslatını yaşabilmek için tanrı'ya dua ediyorum. Gözlerim ağırlaşıp aşkının o büyülü uykusuna gömüldügümde, sevdamın kalbimdeki ilahi melodisi çalıyor kulaklarıma. Ürküyorum bir çocuk gibi bilemezsin İstanbul...
Biliyormusun... seni sevmek yalnızlığın soğuk kollarından biraz olsun sıyrılıp nefes alabildiğimi hissetmek aşkım. Ruhumun tek sahibi olan seni sahiplenmek, çocuksu bir saflıkla bu acizane aşığın senin vazgeçilmezin olduğunu düşünmek! işte mutluluk bu istanbul...
Birgün habersizce kapını çalsam, yanağıma aşkımın susuzluğuyla asla doyamayacağım bir öpücük kondururmusun? hayır.... Biliyorum, daha başlamadın sevmeye.
Bense yemin ettim o pamuk kalbine birgün gireceğim diye...
uzaklarda bir yabancı....
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta