Kocaman gözleri vardı
İkizdereli o yaşlı kadının
Bakınca sarsılırdı dağ tepe
Elinde asası Musa'nın
Delecek gibi suları
Dünyaya meydan okuyan tavrı vardı
Ayaklarına dolanırdı tüm canlar
Dibinden ayrılmazdı börtü böcek arılar
Gözleri deniz feneri
Omuzlarından salınan örtüsü bayrak gibi
Daha uzardı ince gövdesi
Bir yanı elvermiş buluta
Bir yanı dolanmıştı sabaha
Korku çalınmıştır artık uzaklara
Yıllardır burada işte suyunun başında
Akmasın çamuru bulandırmasınlar diye
Eğilmez bir kaya ormanın dik yamacında
Gördün mü yaslan ona ayrılma
Gözleri buram buram inat
Avuçlarında çatlamış sabır
Dimdik ayaktadır dimdik ayakta
Vadiye sarılır evladı gibi yurduna
Ululanır zorbanın dumanına patlayan taş ocağına
Bir omzunda cesaret gülü açar
Ötekinde bekler bir atmaca
Dokunsan yarılır gök yıkılır acun
Derin kökleri yeminle girmiş toprağa
Ne jandarma bilir bunu ne savcı
Elinde yaslandığı asası geçit yok der ocaklara
Onlar ki düşmanıdır ormanın tüm canların
Arılar oğul vermiş karıncalar yuva
Kuşlar konmuş ya ondan yana
Orman da ondan yana çoluk çocuk
İkizdereli yaşlı kadın dikilmiş karşılarına
Şimdi kabusu yağmanın talanın
Gök çağlasın peşinden
Kimse çalamaz hayatını
Sular bundan sonra böyle akar
Böyledir uğultusu ormanın.
Kayıt Tarihi : 17.6.2023 16:45:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!