Sene bin dokuzyüz gülüp oynardım,
İkibin girince içim karardı.
Bazen sohbet eder bazen yazardım,
Dişlerim döküldü, saçlar ağardı.
Eskiye dönmeyi arzu ediyom,
Yine gülsün yüzüm, neşe saçayım,
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.