Yine Bir Gün Batımı, Elinde Süt Şişesi, Ekmeği Ve Yüzünde Kocaman Bir Tebessümle Yürüyor Evine Giden Taş Kaldırımlı Sokakta Çocuk, Bugünde Bitkin Belli ki Bugünde Çok Yorgun,
Sokağın Sonunda Bahçesinde Kırmızı Ve Sarı Gülleri Olan Kapısı Kırık Sıvası Dökük Eski Bir Evde Hasta Annesiyle Yaşardı Yazık, O Sürdürdüğü Hayata Ne Denirse Artık,
Anadolu Gibiydi Körpe Bedeniyle Yorgun Ve Vaktinden Çok Önce Olgun, Geçerdi Hergün Ezanlar Arası Penceremin Önünden Ağarırken Tanyeri Sabahları, Gün Batımında Akşamları Çocuk,
Mahsunum Bugünlerde Çocuk Gibi Bende Tedirgin, Bitkin Ve Bedenim Yorgun,
Bıraktım Payıma Düşen Yalnızlığımı Sorgulamayı, Bir Başıma Kırıklıklarımla Karşılar Oldum Yadırgamadan Sensiz Doğan Güneşi, Günleri Ve Karanlık Uzun Geceleri,
Kabullendim Galiba Razı Geldim! Zaman Zaman Mavi Gök Yüzünü Seyre Dalarken Uçsuz Bucaksız Buluttan Tarlaları Gördüm, Yitip Giden Sevdaları, Bir Bir Tükenen Hayatları,
Seyrettim Arasıra Penceremin Önünde Top Oynayan Çocukları,
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta