Sabah hızlı adımlarla insanlar
gidiyorlar, tam köşede iki kişi
arada bir duraksayarak konuşuyorlar.
Sanki yıllar sonra ilk kez karşılaşmışlar.
Belki yalnızca onlar var şimdi.
Diğerleri geçip gitmede... zamanın
saçlarına takılmış altın bir taç o an,
her ne konuşuyorlarsa... biz de işitsek
bir şey değişmeyecekti, o an hepimize
armağan; böyle insan olduk, konuşurken,
duyarken. Sonra zarif bir el sıkışması,
ayrılıyorlar, biten yalnızca söyleşi değil,
belki de zaman. Bu ne kadar çok tekrar
eder dünyamızda, ama, bizi biz yapan
işte o iki insan. Her ne konuşuyorlarsa.
Nasıl dile gelirse gelsin, dile geldiğimizde
temellenir yeryüzü ve insan, bizi barındırır
ve sonrasını.
Yavaşça boşalan, sakin yolda bir sabah
ve iki insan; o saatte söyleyecek neyi olur
insanın, ama, söylemeseler, umut da yok
o saatte, ne de insan.
Kayıt Tarihi : 12.3.2004 10:55:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Gökhan Oflazoğlu](https://www.antoloji.com/i/siir/2004/03/12/iki-insan.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!