Bahçede yıkık duvar
Kurumuş ardıç ağacı
Taşlara yapışmış yosunlar
Sümüklü ebe kulakları
Anlamıyorum duramazken ben
Nasılda kaymıyor ayakları
Cevizin kokusu geliyor
Uyusam diyorum altında
Düşer mi kafama bal kabakları
Çıkarsam ayakkabılarımı
Yürüsem çimlerde aldırmadan
Dalayacak biliyorum ısırgan otları
Başımda dönüp duran karga
Korkma dokunmam yavruna
Ne oluyor, ne bu figan
Peynirini mi çaldılar
Yeter artık dönüp durma
Pisleyeceksin urbama
Saçları süpürgeden korkuluk
Üzerinde apoleti sökülmüş üniforma
Kafasında lazımlık
Gözlerinde derin karanlık
Korktum, kaçacak uykuları
Toprağa karışmış resmin
gözlerin halen ela
Ne kadar güzelsin
Öpsem gözlerinden
Bulaşır mı toprak dudaklarıma
Vazgeçtim el alem deldi demesin
Taşın üzerinde bakır maşrapa
Belli ki kuşlara su konulmuş
Devrilmiş olmuş hedef avcıya
Doldurmaz değil bir matara su
Gök delinip yağmurlar yağsa da
Gelincikler açmış
Sarmaşıklar dolanmış ağaçlara
Ellerimde titrek korku
Açsam mı acaba
Derin kazımıştım adını koca çınara
Boşa mı teptim bu yolu
Ya! Yoksa
Kayıt Tarihi : 19.5.2005 17:36:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)