Titrek haziran yağmurları keşfediyorum
Sokak aralarında;
Çocuklar karanlığı tutmaya çalışıyor
Rumeysa yıldızını yakalamak için.
Ben ise bu sıcak mevsimde
Geçmişin uğrağına varıyorum.
Sırtımda senelerin kamburu sanki
Akrepler gece yarısı gölge avında
İnsan etiyle doyan yabani der ki:
Ben misal-i deccâlim ahir zamanda
Haberler gelir gider yalan ve yanlış
Ağlama anneciğim yaşlar içinde,
Kalmayasın kimsesiz yaslar içinde,
Beklemek zamanıdır yoklar içinde;
Göz yaşını sineme doldurma annem,
Bir canımı hüznünle soldurma annem.
Vardır birileri, bîdâr olur geceleri,
Geceler ile tulû' eder niceleri.
Bilinmez ise daire-i arzda isimleri,
Biliriz semâlardadır şan şöhretleri.
Kırık, hayal ve mekân;
Kırık duygu ve buhran,
Kırk dert olsa tek derman;
Yine Allah'tır, uyan!
Uyan zaman ve mekân,
Bir boşluk içindeyim, boşlukta çırpınarak
Yüzüyorum en derin sularda yalnızlığı
Canımın direğinde sızlıyor cadde hatıraları
Sızlıyor caddelerde kalan pişmanlık şarkıları
Bir bahar mırıltısı çocukların dilinde
Onlar masumiyetin tezahürü bedende
Elleriyle tutarlar gökyüzünü çocuklar
Binekleri olurlar çoğu zaman bulutlar
Yere düşen yapraklar
Ne de güzel anlatır:
Yaz bahar durmaz solar,
Hakikat aynadadır.
Karşında bir fotoğraf,
Maksat erişmek ise Cemâlullaha,
Bize yine kul olup pişmek görünür.
Yahut dalmak ise Yunus gibi ummana,
Bize yine aşk şerbetin içmek görünür.
Külfetinin farkındasın hesab-ı kabrin,
Yaşamak mı dersin, kuytularda yaşamak
Bir yağmur bulutunun gölgesinde uzanmak
Derken ölüm, aniden, sessizce ve usulca
Gaye, şehadet ile maveraya ulaşmak.
İki adım giderim yere kapaklanırım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!