İhanetin Gölgesinde”
Bir gün bile düşünmedim,
arkamdan vuracağını…
Oysa sana güvenmek,
hayatımın en doğru kararı sanmıştım.
Meğer en büyük hatam,
Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı,
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya.
Devamını Oku
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya.
Onun elimden tutup benimle yürüdüğü iki rüya görmüştüm. Kötü olanında uzun süre beni bırakmıştı, sebebini bilmiyordum. Bir anda elimden tuttu, ben de içimden heyecanlanıverdim de. O hızlı hızlı yürüdü. Beni bir yere götürdü. Orada yaşlı teyze gibi bir kadın vardı. O kadın bir adamın adını söyledi, bana tokat attı. Ben de ben o isimde bir insan ile bilmiyordum. Söyledim. Sonra o kadar yıkıldım ki, olduğum yere gücüm kalmayarak oturuverdim. Acı ile, sizi hiçbir zaman affetmeyeceğim dedim. Diğerinde de daha eskidendi, elimi tutmuştu, birlikte yürüyelim mi gibi birşey söyledi. yürürken diğer elinde başka birinin elini tutuyordu. Onun yüzü çok acı doluydu, devamlı o üzülen insana bakıp bakıp duruyor, onun üzülmemesi için çırpınıyordu, ben de üzüldüm elimi çektim aniden, hiç bırakasım da yoktu ama elimi geri çektim. O da aniden elimi tuttu, bırakma dedim, öyle etkilendim ki daha bırakmadım. Uzun süre mücadele ederek hızlı hızlı yürüdü. Sonra o uzun yolda telaşı kalmadı. Sakin sakin yürümeye devam etti. Elimizi tutmasına da gerek kalmamıştı. Yolda bazı değişik çizgiler ufak tefek birşeyler olunca küçük hareketlerle yine aynı doğrultuda gidiyorduk
07 diye o sanacaktım. Yine yanılmışım.
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta