İdarenin bende kalan bir de hikayesi vardır.
1960 lı yıllarda idareyi ahırda (dam) da kullanırdık.
Ahırda onun konduğu bir yer vardır.
İdarelik derdik.
Günlerden bir gün o gün de yılbaşı akşamı bizde kardesler arasinda oynardık..
Anam arasıra bizi ikaz ederdi.
Bugün yılbaşı evimize hırsız girer.
Gürültü yapmayın duymayız derdi.
Beni hayvanların altını temizle,zahralarını (saman ve yem verme) da ver diye ahıra gönderdi.
Samanlarını yemlerini verip geri geldim.
Küçüklüğüm 7 yaşına kadar köyde geçtiğinden hayvanlarla iç içe idim.
5- 6 yaşlarımda onları otlatmaya götürür akşama kadar güderdim.
Bazı zamanda beni süserlerdi.
Hiç unutmam kömüş( mandanın dişisi) ineği beni (süstü) boynozlarıyla bana vurdu ve yuvarlandım.
Yürürken ekmek çantam yere değerdi.
Köy hayatında büyüyen her çocuk bu sıkıntıları bilir ve yaşar onun için hayvanlardan korkmazdık.
Kangal köpeğimiz üzerine binerdik.
Ahırdan samanlığa geçilir.
Samanlık biraz daha ahırdan yüksek olur.
Evlerimiz o zaman toprak evler üsteleri düz olurdu.
Bunada kaş denir.
Damin kaşına çıkınca samanlık aydınlatan pencereler de rahatlıkla görülür.
Ahır ve samanlık tek kat avluya açılan kapılardan ahıra girilr. Ahirdan da samanliga gecilir.
Avluya kapısı olan tek oda fakat geniş bir odada ayni zamanda mutfagı içinde yemekler burada pişer di .
Yemekleri pisirme isi bacali odun ve tezik yakılır ocagin ust kismi yarim ay seklinde. Altı acik baca tavana kadar orulu bacakaşı denen igtiyac olan bazi gaz lambası vb.buraya konurdu.
Genellikle bacaya çakılmış bir çiviye lamba takılır evin içini aydınlanırdı .
Ocaklıkta üç ayaklı saç ayağı denen demirden yapılmış tencere vb.koymaya yarayan altlık bulunurdu.
Ayrıca kap kaçak koymak için bacanın sağ ve solunda raflar bulunurdu.
Bacanın yine ön yüzüne ayna takılır.
Mutfak pencerelerinin üstünde ahşaptan yapılmış sergen denen yere hafif kalaylı bakır kaplar konurdur. .
Ayrıca bacalık girişte sağa dönünce tam karşıda genelde odanın camlarinin 2 metre solunda olurdu.
Sag tarafinda raflar onunda solunda yüklük denen yatak ,yorgan ve yastıklar ceviz sandığın üstüne konur.
Yüklük denen önün de perdesi ve üzerleri örtüyle örtülür.
Alt kattaki odada annem ile babam kalırdı.
Avluya bakan iki penceresi vardı
İkinci kat daki oda dedemin kaldığı , bizde onunla o odada kalırdık.
Ahsap guzel bir merdivenle üst kata çıkılır.
Giriş holu oradan odaya girilir.
Odaya girmeden saga giden kaşa çıkılacak bir ahşap balkonla da damın kaşına çıkılır dı.
Geceleyin odalarda gazlambası kullanırdık.
Camdan fanusu altı geniş üst tarafı daralır boru gibi 15 cm civarında boyu olurdu.
Gaz lambasinin içinde gazı ve fitili vardır.
Bu gaz lambasını yakar şişesini üzerine geçirirdik.
Söndürüncede kokardı.
Bazen is yapar lamba isinden dolayı temizlenmek için de ara sıra yıkanır.
Yatma vakti gelince wc gitmek icin dışarı çıkmıştım.
Anam bizi o gün hep uyarmıştı.
Fazla gürültü yapmayın bu gün yıl başı eve hırsız girer duymayız diye söylerdi.
Birde ne göreyim samanlıktan ışık geliyordu..
Hemen kardeşlerime ve anneme haber verdim.
DEDEM İSTIKLAL SAVAŞI GAZİSİ VE DE MADALYASI VARDI.
O da heyecanlanmıştı.
Bende geleyim diye...
Babam evde yoktu.
Samanlıktan ışık geliyor.
Hırsız var diye hepimiz ayaklandık.
Kimimiz küreği, kimimiz keseri, baltayı, sopayı ne varsa elimize aldık.
Ahırın kapısını tuttuk.
Hırsızın kacacagı tek yer var burası.
Birde temek var dı.
Temek nedir ?
Var mı bileniniz.?
Hayvanların altındaki gübreler vb.
Bu tek temek denen delikten dışarı bokluk denen çukura atılır.
Bu temekten bir insan zor geçer.
Ahırdan en az bir buçuk 2 metre yükseklikte dir.
Ordan çıksa bile kaçacak yer yine avluya gelmesi gerekli.
Kapıyı annemle ben yavaş yavaş açmaya başladık.
Birazda annemin dediği çıktı diye üzüldük.
Ahıra oradan da samanlığa hırsız girdi.
Samanlıkta buğday ambalarları var.
Ahırda da inekler ve öküzler buzağılar vardı.
Kapıyı temkinli ses yaptırmadan annem açarken ben ve kardeşlerim de arkamızda ellerinde saldırı aletleriyle hazır bekliyorlardı.
TAM KAPIYI AÇTIK .
BİRDE NE GÖRELİM..
İDARE LAMBASINI....
Kayıt Tarihi : 14.12.2020 13:19:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

şişe takılırdı is olurdu dediğiniz gibi yıkanırdı geri takılırdı ahır samanlık hepsini
Biliyorum o günlere götürdü bu şiir tebrik ederim saygılar selamlarımı sunarım
TÜM YORUMLAR (1)