21 Aralık dediler, alamet dediler, mayalar dediler… Öyle ya da böyle bir şekilde bir ‘son’dan bahsedip durdular. Doğru, son var tabi; ama bu son kime, neye göre son... Ya da bu ‘son’ yeni bir başlangıç mı yüreklerin en derininde?
Bir zamanlar bir aşık varmış, maşuğuna öyle yangınmış ki, yangınının dumanından boğulmuş son’unda. Bu ‘son’ demiş maşuk, artık kimse sevmesin beni, yanmasın aşkımdan..
Bir zamanlar bir rüzgar varmış, gitmek istermiş en uzak diyarlara. Gördüğü ‘son’ yermiş rüzgarın, bu kimsenin bilmediği uzak diyar...
Bir adam varmış zamanın birinde, çok severmiş şarabı, öleceksin demişler, ‘son’ kere içeyim demiş..
Bir ana varmış bir zamanlar, oğlu ölmek üzereymiş, “son” kez göreyim onu demiş.
O mavi gözlü bir devdi.
Minnacık bir kadın sevdi.
Kadının hayali minnacık bir evdi,
bahçesinde ebruliii
hanımeli
açan bir ev.
Devamını Oku
Minnacık bir kadın sevdi.
Kadının hayali minnacık bir evdi,
bahçesinde ebruliii
hanımeli
açan bir ev.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta