Bir örümceğin ağını ördüğü mevsimde,
Düşler de susarmış söylermiş gerçekler de.
Eylemsizliğe döndürülmüş çelişkilerde,
Bebekler ağlarmış tüm sahil kentlerinde...
Yalnızlığın labirenti olmuş hep düşüncelerim,
İçimde unuttuğum deliyi mısralara hapsettim
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
eklemişim ya hülya hanım şiir tam isdediğim tazda yazılmış beğeni ile okudum başarılı bir sunum böyle güzel paylaşımlarını daima beklerim kalemin susmasın kutlarım
eklemişim ya hülya hanım şiir tam isdediğim tazda yazılmış beğeni ile okudum başarılı bir sunum böyle güzel paylaşımlarını daima beklerim kalemin susmasın kutlarım
Sevgili Kardeşim, değerli antoloji.com şairi Sayın: ♥Hülya Arda♥
Yoğun duygu altında yazılmış, duyguların bilgi birikim ve tecrübe ile mısralara etkili ve ustalıkla süzüldüğü sıradışı akıcı Nefis bir şiirdi.
Aslında konuyu dağıtmadan şiirin ilk mısrasından , şiirin finaline kadar her mısraya eşit yoğunluklu duygu aktarabilmek ve en etkili söylemi kullanarak şiiri en kısa tutabilmek özel bir maharet gerektirir.
Şiirin bütünlüğü ile uyum sağlayamamış veya duygusuz kalmış bir tek mısra göremedim.
Bu şiirinize ustalıkla yön verişinizi ve en etkili söylem biçimini mısralarınıza adeta bir ustalık belgesi kusursuz aktarışınızı tebrik ediyor başarınızın devamını diliyorum.
Şiirin hakkı olan: Tam Puanı Tekirdağ'dan gönderiyorum.
Her şey sizin ve sevdiklerinizin gönlüne göre olması dileklerimle sevgi ve saygılarımı sunarım.
Şiiriniz antolojime eklenmiştir.
Dr. İrfan Yılmaz. -Tekirdağ.
Duyguların karabasan misali saldırdığı bir anın ürünü olduğu belli.Yüreğine sağlık...
Yüreğin hiç solmasın.
Tebrik eder çalışmalarınızda başarılar dilerim.
Duygu ve anlatım oldukça güzel. Serbest ya da ölçü ile yazma konusunda tereddüt var gibi...Ama güzel...
Tebrikler.
Sevgiler.+
Müjdat Bilgin
Şiirinizi
begeniyle okudum
ÇOK teşekkürler güzel yorumlarınız için şiirle kalın hep...
Şiirinizi
begeniyle okudum
bir an beni mi anlatıyor diye hissettim,gerçekten yüreğinize sağlık,kutluyorum.
Bu şiir ile ilgili 93 tane yorum bulunmakta