Akşamcılar erkenci burada
Masalarda plastik çiçekler,
Kadehlerde rakı,
ve başımızda
bekleyen garsonun şaşkın şaşkın merakı.
Öyle ya niye geldik biz buraya?
Yargılandım Tanrıların meclisinde,
orta yerinde en ağır acıların,
karar kesindi
katlime ferman verildi
ve
En sarp kayaların göğsünde asıldım
Köklü bir kasabanın
köksüz bir ailesiydik biz.
Annem öksüz babam yetim,
has bel kader geldiğim şu dünya da
şair olmak değildi niyetim.
5 kardeştik biz aynı anne babadan
Anılarımın duvarına astığım tüm resimleri
söktüm birer birer içimden,
ne gülüşü kaldı bende
nede hayali artık kıyısında hatıralarımın.
Ah edip vah etmenin yararı yok kimseye
el yordamıyla girdiğimiz bu karanlık dehlizlerin
Yalnızlığımın Çölünde Kavrulan Yüreğime,
Damla Damla Düşen Yağmur Misali,
Özlemlerin ve Umutların Arasından
Süzülüp Gelen Can Gibisin.
Bilemiyorum;
Hayalmisin, gerçekmisin ?
gerek yok kanada uçmak için aşka,
aşk gelip bulur seni zaten yüreğin varsa.
Kim ki eğer bana aşk nedir diye sorsa
yaşamaktır hayatı derim;
ucunda ölüm de olsa?
Boş laflarla icraat olmaz
Ahımı alan iflah olmaz
Ben Ah etmedim hiç kimseye
Ah edenin ahı yerde kalmaz
Bu sözlerden herkes nasibini alsın
Sarıldıkça hayallere, hep yakalanırsın gerçeklere
kanunu bu dünyanın
her seferinde
Geldikçe aklına
hüzünlenirsin o güzel anlar,
unutmak istersin ağlarsın...
Sevme be gönül,
dalarsan efsunlu bir hayale,
kıyamet kopsa
uyanamazsın.
bir sitem etse sinesinden feryat figane,
bir daha böyle
Ahh siz kadınlar kadınlar..
Güneşten önce uyanıp sabahı doğuranlar..
Ne sizle oluyor bu hayat nede sizden gayrı
Belli sizin dünyanız bizden çok ayrı...
Seveni sevmezsiniz, sevmeyeni üzmezsiniz
Saklı gizli kıyıda köşede gezersiniz
Kardeşim Atılmış,
Herne kadar dünyaya ve hayata aynı pencereden bakamıyorsakta, düşüncelerine her zaman saygı duymuşumdur, biliyorumki hayat hikayende yazmadığın zorluklarla dolu mücadelen takdire şayandır, tabulara ve önyargılı insanlara karşı gösterdiğin duruşta çok sevdiğim yanlarındandır, ...