aşk bu...
aşk işte...
aşk bu düpedüz...
hazır anlatmaya tenime dokunmayı dilediğinde nasıl heyecanlanıp abartısız mest olduğunu...
halihazırda söylemeye meyilli seni düşündüğüm ve gördüğüm zamanlarda nasıl heyecanlanıp mutluluktan havalara uçtuğumu...
yeni nesil kelimelerle ifade ettiğim bir şiir olsun bu,
aşk içinde altın sarı güneş buğusu,
her şey biraz daha özlediğim gibi olsun,
özlediğim gibi omuzlarına sapsarı dökülen saçlarının kokusu...
buğusu ömrümün kış ortası ayazını ısıtan sıcak dudaklarının dokunuşu...
kokusu teninin ıslak rüzgar altında,
bugün yeni bir güne bir soruyla aç istedim gözlerini...
sence beklemeliyiz mi aşk için
ki konsun ak bir güvercin gibi omuzlarımıza bembeyaz?
yoksa sımsıkı tutunmalıyız mı aşka
aşk için kıpkırmızı,
aşka hakkettiği özgürlükleri vereceksin,
daha çok özgürlük,
daha çok özgürlük ki hudutsuz ifade edebilsin kendini,
aksi takdirde asileşir yalnızlık cuntasının dayatmalarında kanlı bir ayaklanmaya...
Elbette hiçbir acı yoktur zaman acısını dindiremesin...
oysa sadece tek defa gelebilirdim ya hayata,
ki gelmişken elimdeki bu paha biçilemez fırsatı:
bahar yeşili gözlerinden tenime usul usul parlayan aşkını,
ve dilinden yüreğine koşulsuz ve kıpkırmızı dolan sevdanı layıkıyla kucaklamalıyım...
güzü, rüzgarında dalgalanan saçlarından,
Can sıkıntılarından sallar yapıyorum deniz aşırı ülkelere
Her limanda sen varsın biliyorum
Biliyorum beni bekliyorsun
Gündüzleri fersahlarca yol alan salım
Gece yarısı fırtınalarına yenik düşüyor
Hırçın dalgalarla alabora oluyor
Benim aşkım imkansızı dize getirirdi,
Kavuşmaz denen dağları kucaklaştırırdı beklentisiz!
Bana yaşattığın aşkı anlattır; ama
yaşattığın cehennemi değil!
uykumu kaçıran en güzel şey sensin!
seni düşlediğimde görebileceğim en güzel rüyanın tatlı tebessümü ile uyanıyorum sanki,
uyumaya ihtiyaç duymuyorum...
ki sen öylece masum uyuyorsun şimdi,
ömrümün düş mahzeninde seni uyurken izleyebilme olasılığını düşlüyorum,
sabahın şavkı aydınlatıyor tenini,
ülkeler de sana benzer,
bir an olsun düşünmeden uğrunda ölemeye değer,
sızar topraklarından aşk usul usul,
mücadelesi işgallere tereddütsüz sürer.
hattı müdafaa yoktur aşkta, sathı müdafaa vardır!
If it happened by the time I say 'Happen'
I'd already say 'Happen'
But it wouldn't you know...
There're some facts that I can and will never change
Neither can and will you...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!