Hüzün Düşer Geceye - II Şiiri - Bülent Ö ...

Elim kağıda kaleme gitmez bu gece
Ben bakarım gözlerine
Sen bakarsın gözlerime
İçimizde bir kıpırtı yüzümüzde bir neşe
Uzak duruyoruz derde,kedere
Yanı başımızda kederli bir şarap şişesi
Önümüzde bir mutluluk hikayesi
İçimizde uzak ve eski bir öykünün neşesi
Arkamızda terkedilmiş bir hüzün
Sevinçle el uzatıyoruz birbirimize
Yan yana sokulmanın arifesindeyiz
Göz göze
Yürek yüreğe

Paydos etmişim bir an kaleme, kağıda
Ara vermişim hüzne kedere
İçimizde bir dinginlik
Yüzümüzde tatlı bir gülümseme
Sevdanın ırmağındayız
Akıyoruz coşkuyla birbirimize
Konuştukça açılıyoruz
Sohbet ediyoruz bir oradan bir buradan
Bir gül gibi açılmışız muhabbet bağında

Bu gece çok uzağız derde, kedere
İçimizde uzak ve yabancı bir öykünün mutluluğu
Yanı başımızda susuz bir duble rakı
Bir duble hayatın içindeyiz can cana
Sihir bozulmasın diye
Uzanmıyor elimiz o incecik kadehe
El uzatsak çeker bizi içine
Alır neşemizi götürür bizi derde, kedere

Elim kağıda kaleme gitmez bu gece
Bilmem ki ne diye yaz diyorsun bana
Bilirsin kıramam seni
Yol veririm heceye
Dizeler kaybolur
Mısralar gizlenir
Bilirsin bir başlarsam yazmaya dizeleri
Neşenin sonu gelir
Mutluluğun keyfi kaçar
Ay düşer pencereye
Hüzün düşer geceye
İçimizi kaplar derin bir sızı
Var mı dizelerimde dertsiz kedersiz bir yazı
Uzak dursun bir an için yüreğimizde sızı

Yalnızlık derin bir uykuda
Gözlerimiz kapalı
Sonsuz bir sevdanın yolculuğunda
Gecenin ortasına kederi yazmak belalı mı belalı
Şarap şişesinde
Rakı bardakta
Dönüyoruz başıboşluk içinde
Anlık bir umursamazlık hali
Sallanıyoruz olduğumuz yerde
Git o yanı gel bu yanı
Sen o yanı ben bu yanı
Geceye bırakılmış bir serseri misali

Günden geriye kalan yorgunluk hali
Mısra-i azade olsa yazamam
Şarabı rakıyı içmeden bir köşeye sızamam
Eyvah ki eyvah dostum gönlünü hiç kıramam
Utanırım bu halimden bir an bile duramam
Biter sevda yolculuğu
Ne kadar hüzün varsa alırım yanıma
Düşerim yollara
Elim gider kaleme
Başım düşer kağıda
Keder düşer gecenin ortasına

Ay düşer pencereye
Hüzün düşer geceye
İsteksiz yol alırım mutluluğun üstüne
Mutluluk gider hüzün çıkar ortaya
Yapacak hiçbir şey kalmaz

Bir ay düşer geceye
Hüzün çöker gönüle
Al şarabı koy rakının üstüne
Şişedeki şarap boşalır aniden
İncecik bardak düşer dibine
Neşe dolu anlar fazla geldi bize
Bir can girdi araya hüzün düştü içime
Gece ziyan
Neşeli bir an bile girmez düşüme
Düşülmez bu saatte mutluluğun peşine
Ağlarsa ağlasın dizelerim şiirde

Bir elimde kalem
Diğerinde titreme bastırmışım göğsüme
Yol açıldı yine hüzne, kedere
Yürek yangın
Söndürmesin hiç kimse
Hasan dağı gibi yanan bir yangın var içimde
Sol yanımda Hasan dağı
Geçerim Bor Ovasından
Dertli bir türkü gelir birden aklıma

"Hasan Dağı Hasan Dağı
Senden yüce dağ Olmaz mı
Sende yaylayan güzelin
Al yanağı bal olmaz mı"

Bir can düşer geceye
Ateş düşer yüreğime
İnce bir sızıdır girer bedene
Hüzün kalır geriye
Vakit tamam
Paydos vakti mutluluğa, neşeye

Ay düşerken pencereye
Sevda düşerdi yüreğime
Mutluluk o yanı neşe bu yanı
Ben bakardım gözlerine
Sen bakardın gözlerime
Ellerin ellerimde
Ellerim ellerinde
Sarılmıştık yürek yüreğe
Sevda düşerdi gönlümüze
Saklasaydın şarabı mahzeninde
Göstermeseydin rakıyı göz göze gelmeden önce
Aşktan önce hüznü vermeseydin şaire

Bülent ÖNTAŞ - 06.05.2021 - 02:08