Ruhumda yankılar bıraktı sesin
Araya girermi yol GAZİ oğul
Bazen kursağımda kalır hevesim
Kökünden kırılır kol GAZİ oğul
Umutları sakla en derin yerde
Bir dutam yollarsın düşersem derde
Güneşe aydınlık yüzünden verde
Üfür bulutlara del GAZİ oğul
Yüreğimde yanar hasret közü var
Hayalimde bir kınalı kuzu var
Rabbim bile seni sevmiş sözü var
Cennet bahçesinde gül GAZİ oğul
İlimle bilimle geçer her demin
Güçlü kalemin var yüksek erdemin
Bayrağa renk verdi kızarttı demin
Olurum kapında kul GAZİ oğu
Ulvi sevdaların başını çektin
En katı taşlara bedeni ektin
Hürriyet isimli meşale yaktın
Söndüremez kahpe yel GAZİ oğul
Resul önümüzde elinde sancak
Visale erilir mahşerde ancak
Toplayıp efratı açarken kucak
Beni de arayıp bul GAZİ oğul
Adını anınca titriyor kalem
Eksiktir kelime acizdir kelam
Destanlar yazılır adına balam
Lâkin kâfi değil dil GAZİ ogul
Kayıt Tarihi : 2.11.2007 00:01:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Allah'ımın bana sunduğu en değerli hediye, evlatların en hayırlısı HÜSEYİN GAZİY'E sevgi, saygıyla BÜYÜKANNEM / ÜMRAN TOKMAK Yoluna bakarak geçti yıllarım Bekletme ne olur gel Büyükannem Vuslat hayâliyle açtı güllerim Hasretten gözlerim sel Büyükannem Yarınlar içinde umut sakladım Sırlı dizelere sabır ekledim Bir damla tebessüm diye bekledim Lutfeyle ne olur gül Büyükannem Yokluğun âdeta ömrün zevâli Gönülde sevginle buldum kemâli Erişilmez düştü vuslat hayâli Beni hülyâlara sal Büyükannem Çıkıp seyran ettim hep yüceleri Sanadır şiirin tüm heceleri Sızıyla boyarken tüm geceleri Gözlerime fersin bil Büyükannem. İslamiyet rehber Türkün önünde Asımın neslinden kan var kanında Nefesler tükenip yolun sonunda Beni de yanına al Büyükannem. “Oğul” derken bana çoktu murâdın Yüreğimde sızı ah ü feryâdın Ellerinden öper gazi evlâdın Gözlerinden yaşı sil Büyükannem Herkesin kendi fikri, zikri ve meşrebince bulunduğu sanal alem dedikleri bu mekânda bizler çoğundan farklı bir amaç ve misyonla var olmaktayız. En azından bilgisayar başında geçirilen vakitler bizden davacı olmasın noktasından bakıyoruz. Bu alemde sanalı hakikate tahvil eden gerçek dostların arasında bulunmaktan sonsuz mutluluk duyuyorum. Gerçeğe açılan bir pencere olarak gördüğüm bu ekranda, sevgide, hürmette, insanlıkta, kederde ve kıvançta hep yanımda olan ve gerçek büyükannemden farkı olmayan 'gazi evladı' olmakla kendimi bahtiyar addettiğim Ümran Tokmak Hanımefendiye atfen yazdığım bu şiiri arz ederim. Hüseyin Gazi HEM ABLA, HEM ANA, HEMİ DE YARDIR GÜLDEKİ TEBESSÜM ONDA DA VARDIR MEVSİM KIŞ OLSA DA GÖNLÜ BAHARDIR iKİ CİHANDA MAKSUT OL BÜYÜK ANNEM! MERTLİK YÜREĞİNDE TÜRKLÜK ÖZÜNDE RİYA BULAMAZSIN BİR TEK SÖZÜNDE İHLASIN NURU VAR TEMİZ YÜZÜNDE DEYİŞLERİN SANKİ BAL GAZİ KADEŞ......SEVİM YAKICI Bir anka kuşunun sırtına bindim Dağların sırtında yanına indim Öyle bir tehlike gölgeme sindim Engin kayalarda bel GAZİ oğlu....FATMA ARAS
![Ümran Tokmak](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/11/02/huseyin-gazi-ye-ogul.jpg)
Selâm ve dua ile...
Sevgili kardeşim : Ümran Tokmak
Şiirinizi dikkatli bir şekilde inceledim: Duygular mısralara ustalıkla taşınmış. ve şiirin bütünlüğüne olan hakimiyetinizi kutluyorum. Pek çok yorumumda belirttiğim bir husus vardı. Bu tip duygu ağırlığının kendini hissettirdiği şiirleri bekleyen bir tehlike var diye. O tehlike de şudur: Şiirin bazı mısraları aşırı duygu yüklenimi ile donanırken bazı mısralar duygu yoksunu hatta içi boş sıradan cümlelere dönüşür. Kafiye ve hece sayısını tutturmak uğruna bazan duygu fakiri mısralar şiirde yer alır. bazan da hiç gereği yokken zorunlu olarak şiirin akıcılığını bozan ekler istenmeden ilave edilir...
Şiiri yazanın bilgi birikimi ve tecrübesinin yanında; ayrıca doğuştan da gelen sezgi ve var olanı daha iyi bir şekilde ifade edebilme yeteği gerekir. Şiir hiçbir zaman şairi hükmü altına almamalıdır yoksa kendi kendini yazdıran bir şiir ortaya çıkar ki böyle bir şiirde bu yapısını şairin bütün çabasına rağmen gizleyemez. Şiirin ilk giriş mısraları şiirin tamamını okutacak şekilde davetkar olmalı, son kıtalar, özellikle final mısraları da kendini unutturmayacak bir donanım ve fonetiğe sahip olmalıdır.
Bütün bunlar göz önünde bulundurulduğunda:
Şiir üzerindeki hakimiyetinizi ve şiire yön verişteki ustalığınızı kutluyorum... Sonuçta nefis bir şiir ortaya çıkmış. Beğenerek ve saygı duyarak okudum.
Tebrik eder başarınızın devamını dilerim. Bu güzel şiirinizi ve şiirdeki ustalığınızı Tekirdağ'dan gönderdiğim Tam puan ile selamlıyorum.
Yuvanızda huzur ve mutluluk , yüzünüzde sevinç tebessümleri hiç eksik olmasın, Kaleminizin her dem kudretli ve ilham yüklü olması dileklerim ile birlikte kardeşimin sayfasına Dördüncü Tam Puanı bırakıyorum.
Her şey sizin ve sevdiklerinizin gönlüne göre olsun.
Sevgi ve saygılarımla.
Dr. İrfan Yılmaz. TEKİRDAĞ.
İŞTE DOSTLUK İŞTE PAYLAŞIM....
YÜREKLERİNİZE SAĞLIK EFENDİM.
KALEMİNİZ VE KALEMLERİNİZ DAİM OLSUN.
SAYGILARIMLA
TÜM YORUMLAR (20)