seher de bülbüller neden ötmüyor
onlardamı anladı yardan ayrılacağını
ıssız kalmış yuva gidip yatmıyor
bir gün olur bu sevdanın biteceğeni
yarin parçasında nevruz ile gül olalım
şu dünyada cehenneme beş kala
yürüyorum dolum dizgin yollarda
dubar attım korkarım şeş gele
hata zardamı yoksa pullarda
çıplak daz yere karlar yağmış
dil hem tatlıdır hemde acı
dil seven gönüllerinde ilacı
dil sanada olur baş tacı
dil yaralar dil yakar
dil öre öre yapar kale
doğdum divriğinin köyünde akmeşenin
dibnde bir damla bırakmazdım şişenin
ozanlar diyarı olan dört köşenin
hangi köyüne gitsen vardır ozanı
hep ezmişler hep dertlemişler
Sorsalar bana dünyanın yaşını
Doğduğumdan beri benimle yaşıttır
Sürmelemiş gözlerini kalem kaşını
Yeni aşmış onsekizini reşittir
Sana desem hayat desem evren
bak hele ne kabadayılık ne kibarlık
gece gündüz yapardı barbarlık
evinde yoktur unu bir çorbalık
kafasını havaya dikmiş gidiyor
kendi kendine diyor ne delikanlı
gençler benimle geçiyor dalga
kocadık oğul kocadık
bellerinde saçı kulakta halka
kocadık oğul kocadık
ben senin gibi genç olamam
diktim gözümü edasına
hep karşı gelirdim kadasına
görüşmedi bile vedasına
geldi beni yendide gitti
kolumdan tuttu attı bir çalım
allahın kuluna bahane bulan
dinin imanın yoktur senin
bir ömür kapında köle olan
aşkın sevdan yoktur senin
istersin boğasın bir kaşık suda
oturdum bahçenin bir köşesinde
rüzgarın sesi suyun sesi
çağre aradım bira şişesinde
öten bir bir kuşların sesi
türlü çiçekler açmış renk renk
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!