Fransız yosmayı almış koynuna,
Küçümser bakışla neslini süzer,
Halkını benzetir uysal koyuna,
Bilmez ki kendisi şebeğe benzer.
Tasmasını vermiş ecnebilere,
Öyle garip, mahzun olma cananım,
Bu gönül senindir daim bilesin,
Yoluna fedadır ne ise varım,
Burada sevenin vardır bilesin.
Hanem durağındır kalbim konağın,
Yüreğim ürperdi titredi sanki
Adını duyduğum ummadık anda,
Unutuldum diye etme sitemi,
Adın saklı durur hala bu canda,
Gözümün önünde durur hayalin,
İlhamını senden aldı aşıklar,
Sevdasını sana açıp çoştular,
Rahatı huzuru sende buldular,
Aşkın Çağlayanı Gür Yeşilırmak.
Bu şehir çağ’ları senle yaşadı,
Zalim yıllar geçti gitti sır gibi,
Geride ağarmış saçlar bıraktı.
Çekmekten yoruldum hayat yükünü,
Geriye bükülmüş bir belim kaldı.
Zaman su misali akıp gidiyor,
Havada delice şimşekler çakar,
Yıldırımlar düşer kör kuytulara,
Üstümüze yağar dolular karlar,
Bir çıkış ararız karanlıklarda.
Karanlığı tüfek sesleri yırtar,
Yollarına türlü tuzak kurdular,
Bastığın yerlere dikkat et Usta.
Yüzüne Gülen’ler cephe aldılar,
Dost görünenlere dikkat et Usta.
Türlü türlü iftiralar attılar,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!