Köyümü düşündüm
Belli belirsiz gecelerinde
Mahpusun
Kâh tahtakurusu uyutmadı
Kâh uyku tutmadı gözlerim
Kirpiklerime düşerken izdüşümü
Dersleri oyun gibi
Oyunları ders gibi anlatanım
Sen geldiğinde bize
Henüz yol gelmemişti köyümüze
Siz önden gittiniz
Biz bastık izinize
Menhol bilir misiniz
Çizme kâr etmez
Kasık boyu da olsa
Odacıktır yeraltında menhol
Merkezidir rengârenk
telefon kablolarının
Bir araçtı bizim için bayramlar
Tatmak görmek için güzellikleri
Tatlılar yapılırdı tas tas
Börekler kızarmış üzerinde közün
En çok kurban kesilişine üzülürdüm
Ala kuzunun mor koçun
Küçük çekik gözlerinle
Derin derin bak bana
Yağlı yağlı ellerinle
Sev beni
Hiç çekinme izi kalır
Parmağının tenimde
Dürttüğünde toprağı
Sarı çiğdem çiçekleri
Diner anaların ağıdı
Zaman türkü zamanıdır
Dudaktan dudağa
Gönülden gönüle
Bir manzara gördüm baharda
Umutlandıran duygulandıran
İçimi dolduran
Çalışanları coşturup
Hırsızları kızdıran
Bu manzara başka manzara
Edebiyatın yüklü halidir
Hayatın yüklü hali
O kadar yüklüdür ki kelimeler
Satır olamaz uzayıp
Kırılı kırılıverir
Kopu kopuverir
Bir bulut dolandı sağdan sola yüklü
Bir gürültü koptu, şimşek gözüktü
Ağardı sarp yamaçları dağların
Şişlikler gerçek miydi kafamda
Domdom kurşunu değil
Dolu taneleriydi vuranlar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!