Hulki Can Şiirleri - Şair Hulki Can

Hulki Can

Kırların Kokusu (I)

“Yastığının kenarına düşmüş siyah saçları
hareketsiz ve karanlık bir şelaleyi andırıyordu...
Nihayet çınar yaprağını, bir inci dizisine sarıp
onun dağınık saçlarına attıktan sonra, kaçtım.”

Devamını Oku
Hulki Can

Küçük kız, büyülü ormanda bulduğu, o parlak okun, çok değerli bir pırlanta olduğunu, bilmiyordu. Onunla akşama kadar oynadı ve sonunda onu kaybetti... Pırlanta ok ırmağa doğru yuvarlanıp çamurların içinde kayboldu. Küçük kız onu aradı, fakat bulamadı. Eve koşup o çok daha değersiz bezden, tahtadan, plastik oyuncaklarına sarıldı. Pırlantacık da karanlık çamurların içinde boşuna pırıldadı durdu.

Devamını Oku
Hulki Can

Okuyorsun işte yazdıklarımı
İç geçirmeden
Soluklanmadan
Derin nefes almadan
Kalk uyuma gece bu
Gece uyunmaz

Devamını Oku
Hulki Can

gulam şorolo
guşam galoş
amr amu amuca
pörtlek suna nazaran
godoş zulüm natuk
peresttin kereste

Devamını Oku
Hulki Can

III. Allegro vivace
Bir gün
Yıllarca önce bir gün
İşte o gün geliyor ve biz ayrılıyoruz.
Ayrılıyoruz sevgili, ayrılıyoruz
Ayrılıyoruz savaşlardan savaşlara

Devamını Oku
Hulki Can

Sabah kalktığında kırmızı güller bulacaksın bahçende...
Onları, gece gizlice gelip bahçene fırlattıktan sonra kaçtım.
Bekçiler ayak seslerimi duydu.
Köpekler havladı.
Ama beni kimse tutamadı...

Devamını Oku
Hulki Can

Uzun zamanlar geçti
Günler günleri
Mevsimler mevsimleri
Zamanlar zamanları
Kovaladı durdu.

Devamını Oku
Hulki Can

Yedigöller on dört pınardan
On dört pınar yüzdoksanaltı çokrağandan
Yüzdoksanaltı çokrağan da İvrizin pembe ayaklarıyla bastığı
İkibinyediyüzkırkdört gözyaşı göbelinden doğdu.
Her pınar bir ana vuracı, her göl bir oğulcuk koruganıydı.
Göllerin, arıların ve balların tanrıçası İvriz

Devamını Oku
Hulki Can

Kalp kırma da
Var git dalga kır

Devamını Oku
Hulki Can

Yüzyıllarca yıl önce
Bir meleğin taşıdığı tılsım
Elinden kopup
Düşmüştü yeryüzüne

İşte

Devamını Oku