İçimde ucu açık binlerce sözcük var,
Sen deyip de şekillendiremediğim.
Bazen ne yaparsa yapsın affedemediğimiz insanlar var.
Hayat devam ediyor,
Yağmurlar yağıyor,
Rüzgarlar esiyor,
Değişmeyen şeyler olduğu yerde öylece bekliyor.
Hüzünlerim kuş olup gider sanıyordum,
Her yeni umutla yeniden karardığını öğrendiğim günü anladım.
İnsan ne gidenle azalıyor,
Ne de gelenle çoğalıyormuş.
Hayat belli bir zamandan sonra kimsenin nereden gelip nereden gittiğine bakmıyormuş,
Tıpkı senin benden gidip yine bana dönmek istemen gibi.
Ama unutulmayan şeyler varmış,
Mesela bir sabah günaydınsız uyanmak,
Ya da "İyi uykular" sözünü duymadan uyumak gibi.
Her insanın arkasında omuzlarına yük ettiği kocaman bir çuval varmış,
Yenilgiler, yanılgılar ve geçmeyen geçmiş atılırmış o çuvala.
Bazılarının ise çuvallarını diktikleri ipler çürük çıkarmış.
İşte sen benim yürek çuvalımı diktiğim çürük ipimdin,
Delik büyük, yama küçük kaldı,
Ve ben o çuvala ne attıysam hepsi tuzla buz oldu.
Her şeye rağmen anılar kalsın isterdim,
Sen gözlerime tutunamadığın gibi o çuvala da tutunamadın.
Şimdi var ile yok arasında bir yerdesin,
Hayatımda varmısın, desem yoksun,
Ama kalbimde varsın.
Yokluğuyla varlığını nasıl yaşatır insan?
Oysa varlık değil miydi yanımızda olması gereken?
Neden suretsiz yüzlere aşık olur yürekler,
Ve neden hak etmeyen insanlara çıkar yollar?
Vicdan muhakemesinde kimin ruhu temiz?
Sen benim tüm mavilerimi griye boyayan adam,
Söyle vicdanın rahat mı?
Nasıl bir şey uzaktan izlemek?
Nasıl bir şey ben nefretimi damla damla kusarken o damlalarla yüzleşmek?
Artık bunların hiç önemi yok.
Bazı aşklar zamana yayılır, bazı aşklar vuslata,
Bazı aşklar da başlamadan son bulur.
Sen benim bir daha aşık olmama sebebim,
Tıp literatürüne dahi konu olacak kadar ezberleri altüst eden diğer yarımsın.
Ben seninle tamamlanmayı hayal ederken beni yarım bırakıp giden ama gittiğin yerde beni yaşatamayıp solduransın.
Sen bilir misin çiçek ve suyun hikayesini?
Çok sevmiş su çiçeği ama yaşatamamış,
Sen de beni yaşatamadın yüreğinde.
Oysa solmaya bile razı bir bedendi benimkisi.
Şimdi su mu suçlu, yoksa ona o fırsatı veren çiçek mi?
Her yaprağında aşk yazılı bir çiçeği soldurmak ne büyük bir maharet ister değil mi?
Sen o çiçeği soldurdun,
Şimdi gözyaşlarınla yeşertmeye çalışıyorsun.
Olur da bir gün yeşerirse çiçek, ben buradayım ve seni affetmeye hazırım.
Şimdi kolay gelsin sana, o zamana kadar yazma, arama, sorma.
Yüreğimden sana son üç kelime: hoş ça kal.
Bu aşk yaşanmadan bitti, sevgili,
Bitti..!
09.08.2024 17:18
Kayıt Tarihi : 9.8.2024 17:21:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!