Her şeyi kırık dökük bıraksak daha mı iyi? Böyle daha mı az dağılırız? Acıdan uyuşan her bir parçam günbegün yaşama gücümü alıp götürüyor. Hissizliğe kapıldığım her bir anda acıdan uyuşan bu parçaları anımsamak ayrı bir hissizlik doğuruyor içimde. Hissizlik, hiçbir zaman bu denlice sarmamıştı ruhumu.
Her şey zaten kırık döküktü ki. Bir sanrı gibi her şeyin bir bütün olduğunu düşünecek kadar da zavallıydım. Hangi bütünlükle aldatıp durdum kendimi. Bunu bile bilmiyordum. Anlamsız gelen bir yığın sözcük mü diziyorum ölümünüze. Oysa benim yazdıklarım o kadar anlamlı hayatın var ettiği şeyler o kadar anlamsız ki. Bunca hengamenin içinde benim hissizliğim ise en anlamlı şeydi. Bunu anlayamazsınız tıpkı kendi elinizle tanrıyı öldürüyor oluşunuzu anlamadığınız gibi. Tanrıyı var olan en büyük yalana nasıl dönüştürdünüz o kirli vicdanlarınızla. Bunca kırık döküklüğe şaşırmıyorum. Bizler tanrısızlığı hak eden bir hayat hüküm sürmüyor muyuz? Hayatımızdan çıkıp gitmedi mi? Benim hissizliğim hayatımın en yüce şeyiydi. Tanrım, bu hissizlikten başka çıkar yol var mıydı?
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta