”dandini-dandini, dastana, danalar girmiş bostana, kov bostancı ….,”
/daha sütten bile kesilmeden, kucağındaki bebeden çalınan bir anneye../
uyandığımda bir sabah, bulamayacağımı bilseydim, annemin memesini
kucağına zincire vurup kendimi, değil o gece, hiçbir gece uyumazdım ki
çığlıklar boşuna değildir ray parlağında, uzayan trenin karanlığına atılan
hadi ben yürümesini bilmiyordum ya siz, siz neden koşmadınız ardından
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Bilinmedik bir kadere açılır gözlerimiz beklenen yada beklenmeyen zamanda
Henüz tanımadığımız taddır ilk çığlık sonrası anakokusu alacağımız süt
Varamamışken tadına, doyamamışken bizi yaşama salanın sıcacık kucağına
Bir gizli güç tarafından kimli/kimsesiz yönlendiriliriz kader denilen bilinmedik yola
Bizim değildir seçim hakkı, henüz çocuk yaşımızda
henüz gelişmemiş yargımızla
Ya çok gecikmişizdir, geciktirilmişizdir yada bilindik/bilinmedik engellerce yaşama
Öğrendiklerimizdir en büyük hazinemiz kimliğimiz, gördüklerimizle iki çizgi arasında kesilen biletimiz
Umudumuzdur aslolan, tüm çabamızla hırsızlığa karşı koruyup savunduğumuz
Sonduamız olur çalınmasın masumiyetimiz,
çocukluğumuzdur yitirilmesin istediğimiz...
*kiraz çiçeği*
Harikasınız Kaptan'ım, yüreğinize sağlık.
Hissettiklerimi bu satırlarla ifade etmeye çalıştım, siz kadar olamayacağım bilincimle.
Sevgi yüklü saygılarımla çiçeklerim yürek enginlerinize.
(tam puanımla antolojimde.)
Tek kelime ile harika bir anlatım..Beğeniyle okudum,kalemi kutluyorum..
dünya dolusu karanfil saklıydı yüreğimde, uçarak yarınlara geliyordum
güvercin olup da açınca kanatlarımı, mavi soluyor, ben boğuluyordum
ortada bir kuyu açılmıştı anlaşılan, hiç tanımadığım birileri tarafından
karanlığın rengi burada veriliyordu işte, kan kokulu ölüm fırçalarından
Çok çok güzel..anlatım..harika mısralar..bu gün 10 puan efendim...saygılar..Ufkun YAREN
..
uzak çocukluğum_uz,uzak kent sokaklarının;'çalınamamış'seslari-tınıları;yoğurtçu geçmekte akşam esintisiyle..az sonra bi sardunya kokusuyla bahçede BABA lı akşam yemekleri....
gittiler;bez bebeklerimiz-telden arabalarımız-düşlerimiz-ışıklara karışan toz-laşan ; ilk kepenk arkası göz değmelerimiz..
Sabahım içsel bi tur la başladı..
Teşekkürler SEVGİLİ OZAN...
NERM-İN-CE
müthiş yine..
kutluyorum güçlü kalemi.
namık cem
Bir zaman tünelindeki yolculukta yaşananları , düş tüllerinin ardından paylaşmak gibiydi nefis izler...
yani diyeceğim o ki a benim çıplak halim, sıcaklığım kadar üşümelerim
okul sırasında öğrendiklerim ve meydanlara dar gelecek düşüncelerim
ve uyandığımda yalnızlığım yanı başım, sevgili kokan yastığım da dahil
bir pazar tezgahında hırsızlık mal gibi, hepsi sergilenmektedir, bunu bil
Bence de hırsızlar var,yüreğimizi,çalan,sevgilerimizi çalan,umutlarımızı çalan,yarınlarımızı çalan:(
Tam puanım panonuzda efendim.
Saygılar.
ve yıldızlar kadar uzaktan gizli tanıklık yapsak, bizden sonraki yaşamlara.
Beşikten mezara kadar
anam babam dedem
gizli tanıklık yaptılar bize
bizler açıktan tanıklık yapalım
aleme uyansınlar diye
kutlarım efendim.
Kendimi hem küçücük gördüm
hembüyük, sonra da gelece bakıyordum bir kenardan.
Güzel di.
Bir düştü yaşam… gelip geçilen… elde edilemeyen… edilmişi ise vurulan…
Sahipsiz bırakılan…” Ben bunları yaşadım ya arkadan gelenlerin düşleri..onlar nasıl olacak” diyor şair. toplumsal sorumlulukla geleceğin resmini yapmak istiyor adeta…
Bir oyun gibi başlayan yaşamın kayalı, çakıllı, tozlu yolları ve yollarda vurulanlar…
Sayın Çeştepe şiir farklıydı. Okumaya tebessümle başlayıp buruk biten dizeleriniz için kutluyorum. saygılar
Bu şiir ile ilgili 123 tane yorum bulunmakta