Hırsız çocuk Şiiri - Hüzün Yücel

Hüzün Yücel
70

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Hırsız çocuk

Adı çocuk,
soyadı ona toplumdan miras “hırsız”
Yaşı küçük, yüreği yüzyıllık
Gözlerindeki fer sönmüş
Bilinmezlik ve çaresizlik içinde kaybolmuş.
Bir anası, bir ablası
ve bir de hasretlerle yaşıyor…
Sığındıkları yer
Dört duvarla çerçevelenmiş,
camı, kapısı olmayan bir barakada yaşıyor..
sefalete dair kısacası..
Çocukca hayallerini de çoktan unutmuş minik yüreğinde
yaşıtları gibi okula gidemiyor, örneğin
defteri, kitabı, hikayeleri yok kısacası
ablasıyla sefalet damında
oyun oynarken, onun boynu hep bükük,
uzatıyorum mikrofonu, anlatsın hikayesini diye
ama konuşamıyor, utanıyor,
sona başını önüne eğiyor
çocukca mahçup
masum, kaçamak bir bakışla süzüyor beni,
aslında yüreğinde haykırıyor biliyorum
söylemek istedikleri çok
ama söyleyemiyor, anlatamıyor hasretlerini
sonra annesi gözyaşlarıyla, hıçkırıklarla anlatıyor hikayelerini
terk edilmişler, itilmişler ve sokakta kalmışlar
bir zaman sonra sığınmışlar dört duvar içine
önce caminin imamı sahip çıkmış,
sonra iyiye dair kalan birkaç komşu işte
onlar verirse bir tas çorba,
doyuyorlar, vermez ise aç yatıyorlar..
tok değil de aç yattıklar gün o kadar çok ki,
kadın anlatıyor, anlattıkları isyana dönüşüyor,
“çaresizim, gücüm yok, yardım edin” diyor
çaresizliğinin tercümanı göz yaşları oluyor
ve ağlıyor
kimi zaman dileniyor genç kadın
ama o da olmuyor
dilediği parayla sadece bir ekmek alabiliyor
annelerinin çaresizliğine çocuklar çare buluyor
ne mi yapıyor?
Çalıyor…
Evet, hırsızlık yapıyor abi, kardeş
Duyduklarım, başımı döndürüyor,
Genç kadının her söylediği söz,
beynime çakılıyor
her çakış da acı veriyor


şaşkınlığım devam ederken
sonra konuşmaya çocuk devam ediyor
“Çaldım teyze, çaldım” diyor
bezgin bakışlarını yere indiriyor
küçük kız da utanıyor itiraflarına
“Peki neden çaldın” diye soruyorum
kafasını okşarken,
yaptığı işin bilincinde olmadan, çocukca aklıyla
“açtık çaldık” diyor
ve burnunu çekiyor
sonra yine soruyorum;
bu kez “Peki ne çaldın” diyorum
gözlerini kaçırıyor benden, başını öne eğiyor ve
konuşmaya devam ediyor,
“ekmek, haaa bir de çikolata” diyor!
Oradan ayrılırken yüreğimin bir kısmını da
orda bırakıyorum
Ardımızdan el sallarken bana,
küçük hırsızın gözlerine ilişiyorum
ve kayboluyorum bakışlarında
yaşı küçük ama söyledikleri büyük bu çocukların
hemen yanımızda, yanı başımızda yaşıyorlar
ben oradan ayrılırken
şimdi şu soruya takılıyorum
Acaba “karnını doyurmak için çalan bu çucuklar mı,
yoksa onları görmezden gelenler mi” suçlu.

26 / 11 / 2005 – Bağcılar

Saat: 11.15

Hüzün Yücel
Kayıt Tarihi : 7.6.2006 13:15:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Bu şiir de gerçek yaşamda, haberde karşılaştığım çocukların öyküsü. Aslında anlatılacak pek bir şey yok, zaten dizelerde anlatıyor hikayeyi. Sadece vurdum duymazlığı bırakıp, yapabildiğimiz ölçüde yardım edebilmektir. Ancak ne yazıkki ya görmüyor ya da görmezden geliyoruz gerçekleri. Bir gün onların bizlerin çocukları olmayacağını nerden biliyoruz. Bu yüzden sırtımızı dönüp gitmemeliyiz. Bu yüzden şiir olarak yazmaya çalıştım acizane.

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Nurten Uğural
    Nurten Uğural

    zaten umarsız ve duyarsız bir toplumuz. Habercisiniz sanırım, gördüklerinizi yansıtmışsınız kaleme. Elinize sağlık. Siyasiler okumalı bence bu eseri

    Cevap Yaz
  • Mehmet Çoban
    Mehmet Çoban

    Çalmamış verilmeyen hakkını almış..

    İnandığımız dinin peygamberi, 'bir mahalde, yokluk ve açlık çekenler varsa, onlara bakmak o mahallin sorumluluğundadır.' Der.

    Çocuk bakmış mahal görevini yerine getirmiyor. Hakkını alıp gitmiş.

    Bu hakkın kanunu.. Ama insanların kanunu böyle demez.

    Hakkın kanunu, yarın çocuğa niye çaldın diye değil, o mahalde yaşayanlara soracak.

    Niye; yanınınızdaki aç ve yoksullara bakmadınız diye!..

    Cevap Yaz
  • Ümran Tokmak
    Ümran Tokmak

    Suça adeta mecbur edilen bu yavrularımızı kurtarmanın kazanmanın bir yolu olmalı. Biz bu kadar vurdumduymaz neme lazımcı bir toplum değiliz. Düşünen beyinler maddi durumu iyi olan insanlar kefenin cebi yok . Giderken yanınızda azığınız olsun , ışığınız olsun istiyorsanız lütfen kolları sıvayın. Karınca kararınca ben ekmeğimi bölmeye hazırım. HARİKA BİR ŞİİRDİ... DUYYARLI YÜREĞİNİZ DERT GÖRMESİN... SELAM VE SAYGIYLA Ümran Tokmak

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (3)

Hüzün Yücel