Köyüme giderdim eskiden bazı.
Birlikte geçirirdik dedemle yazı.
Bahçede var idi derin bir kuyu.
Dibinden halatla çekerdik suyu.
Merdiven önünde bir gül biterdi.
O gülün dalında bülbül öterdi.
Evlerin meşeden özleri vardı.
Dedemin hoş eden sözleri vardı:
“Yabanda fazlaca durulmaz oğul,
Söz ile bir dünya kurulmaz oğul!
Bir adam yok yere vurulmaz oğul,
Post için bir gönül kırılmaz oğul! ”
Tarlada yürekler başka coşardı.
Komşunun işine herkes koşardı.
Kadınlar giyerdi mor güllü pazen.
Son sözü nineler söylerdi bazen.
Davarı çocuklar götürürlerdi.
Adamlar kahvede otururlardı.
Dedemin herkese geçerdi nazı.
Bilgece sözleri alırdı sazı:
“Erkeğin gür saçı örülmez oğul,
Kadının sevdiği görülmez oğul!
Zenginin sunumu bölünmez oğul,
Dünyada çekmeden ölünmez oğul! '
Kayıt Tarihi : 6.4.2010 20:59:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![İsmail Yiğit](https://www.antoloji.com/i/siir/2010/04/06/hikaye-97.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!