Bir ev vardı duvarları kerpiçten,
İçinde insanlar yaşardı, yürekleri demirden.
Duvarında çiçekler vardı hep sümbülden,
En çat ayazda bile sıcacık olurdu kalplerinden.
.
Evin babası en mertinden,
Okşardı sümbülleri nasırlı elleriyle.
Severdi çocuklarını yüreğinin en derininden,
Belli etmezdi yumuşamasınlar diye.
.
Etrafta sinsice dolaşırken kolera,
Ansızın yakalandı çocuklar bu vebaya.
Baba açtı ellerini yalvardı Allah'a;
"Onlar dursun, beni al yanına!"
.
Kader sert tokadını çekti adama,
Toprak doymamıştı insana.
Önce eşini aldı bu mazlumdan,
Şimdi istiyordu yavrularını acımadan.
.
Baba çaresiz boyun eğdi kadere,
İki yavrusunu da gömdü yüreğine,
Gözyaşları yağmur olup yağdı köye,
Bir başına kalmıştı kerpiçten evde.
.
Çok dayanamadı baba,
Bıraktı kendini köyün barajına,
Ölürken görmüştü ailesini karşısında,
Bir tebessüm, son nefesini verdi sulara.
.
Evet, bir ev vardı duvarları kerpiçten,
İçinde insanlar yaşardı, yürekleri demirden...
Kayıt Tarihi : 26.4.2019 23:20:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mehmet Yasin Sülüten](https://www.antoloji.com/i/siir/2019/04/26/hikaye-184.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!