Şimdi vakit hicran vakti… Yokluğunun en doruk noktası, hiç çekilmez ruh hâlimin yansıması bu. Aklım sende kaldı, yüreğim bir volkan misali… Hep düşünce seni taşımakta, şehirden şehire, saatten saate, bir zaman gibi. Bir vakit sonrası yine sen…
Dönülmez bir yol gibi, duraksız ve zamansız… Yokluğunun hiç unutulmadığı bir yaşanmışlık gibi. Heyhat, sen! Gideni buradan… Kuşlar uçmaz oldu, yine ıssızlığa bürünürken mekân. Sen, uzaklarda bir yerlerde sedasız… Ben, gam ve kedere boğulan.
Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı,
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya.
Devamını Oku
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta