Hiçbir Taht Üstünde Mümkün müdür Sultan iki

Aşık-ı sadık da dil birdir olur mu iki
Hiçbir taht üstünde mümkün müdür sultan iki
İkinci Sultan Selim

Bir aşık düşünün,ummandan bir damla olan varlığını,Hakkın umanına atıyor ve O sonsuz ummana
karışıyor.Böyle bir kulun fani varlığından eser kalır mı? Elbette sadık bir aşıksa zerresi kalmaz.
“Onlar Allah’tan geldiler,yine O’na dönerler.”
Ayetinde buyurulan hakikat zuhur etmiş,
Hadiste belirtilen “Ölmeden önce ölme.” Hali zuhur etmiştir.Bu ölüm ihtiyari,iradi bir ölümdür.
Kişi,cümle alemde fiilini işleyen failin,mefsuf un,mevcudun Ondan başkası olmadığını ilmen,zevk en
Şuur en görür ve manen yaşar.Bu alemde varlık ışığını sonsuzluk kaynağından alan her fani varlık
ve onların gölgeleri,Allah'ı tespih ederler.İsteyerek yada istemeyerek Alemlerin Rabbine secde ederler.
Tüm gölge varlıklar,bu alemde onun dilemesiyle bu aleme bir dalganın sahile vurması gibi gelir giderler.
Dalgalar,deryadan ayrı düşünülebilir mi?
“Her şey fanidir,yalnız Zül Celal-i vel İkram olan Rabbinin yüzü bakidir.”
Ayetinde belirtildiği gibi her gölge varlık aslında fani olacak ve ona dönecektir.
İşte yukarıda belirtilen hale fena hali denir.Bu hali yaşayan kişinin Allah tan gayri,varlığı kalmamış,
onda fani olmuştur.Bu kavrama tasavvufta vahdet-i vücut denir.Vahdet-i Vücut kavramını hal,
zevk edinip şuhuden yaşamaya ise vahdet-i şuhut hali denir.
“Onlar Allah’tan geldiler,Allah’a dönerler.”
Ayetinde bildirilen hali ölmeden önce yaşayanlar,herhangi bir hulul,birleşme zannı olmaksızın Hakkın
varlık potasında erir ve manen O’na dönerler.Bu hali yaşayan kul bilir ki artık,bir sarayda iki
sultan hüküm sürmez.Nefsin,hükümranlığına son verir ve gönüldeki mülkünü yakıp yıkarlar.
O zaman Hak Teala o mümin kulunun kalbini ihata eder,kul Hakkın varlığına,birliğine şahadet
ederek iman eder,şirkten,ikilik vehminden kurtulur.O kulun,kıblesi dost yüzü; namazı,orucu,zekatı,
haccı daimi olur,yaptığı ameller amel-i saliha,imanı gerçek iman olur.Böylesi bir kalpte artık iki
sultan var olur mu? Gerçek padişah,maiyetiyle tahta oturur taç giyerse,sahtesi olan benlik
gönülden maiyetiyle birlikte,sürülüp çıkarılır.Teşbihte hata olmaz,Hak Teala’nın hikmetli işleri
teşbihsiz anlatılmaz,anlaşılamaz.