Tam 37 yıldır, çekiyordum kahrını,
Ayrılacaktım artık senden, kaçacaktım.
Bıkmıştım çileli yaşantından,
Sevmiyordun artık beni.
Alacağını da almıştın artık benden ya...
Benden ve benim gibilerden.
Ne başımda saç, ağzımda diş,
Ne de bileğimde güç koymamıştın,
Belim de bükülmüştü artık, gözlerimse bozuk.
Oysa birkaç yıl öncesine kadar,
Başımda sırma saçım, ağzımda dişim,
Kara kara gözlerim,
Dünyayı seninle ne güzel görüyordum.
Canım anam, canım babam, kardeşlerim,
Eş, dost ve vefasız arkadaşlarım,
Evim, köyüm, memleketim,
Ayrılacaktım artık sizden, tümünüzden.
Önce şaka gibiydi ama kolay değildi ayrılmak,
Kıyamıyordum basmaya, sokaktaki taşlara,
Kızamıyordum, havlayarak önüme çıkan ite,
Daha bir şefkatli yaklaşıyordum sanki her şeye.
Nasıl olsa ayrılacaktım hepsinden.
Hey gidi Hatay, zalim Antakya,
Nasılda ayrıldım senden.
Senden ayrılamazdım değil mi?
Sen nesin ki, ben senin kölen miyim?
Ohh! canıma değsin, ayrıldım ya senden.
Yalova’da çok mutluyum, uzaklardayım senden,
Sağ elim var ya, o balda, öbürü de yağda.
Ama ne bir arayanım var, ne de soranım,
İyi ki bir anam varmış, babam ve kardeşlerim,
“ Daha ne düşünüyorsun “ dedim kendi kendime,
Mutlusun işte, kurtuldun riyakar insanlardan.
YALOVA - 2008
Kayıt Tarihi : 22.8.2012 16:23:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!