Hesabı Şiiri - Sevinç Kavuk

imdat anında oluşan gücün hesabı
ve hesabının yapılamadığı kanıttır:

çocuk işçi yüzyıla armağanı
kurulu saltanatı (168) ülkeler açlığı
kötürüm bir renkle o resimlenen
yokluk kokulu baharlar onların....

ben kıvranarak iki büklüm
tok saltanatımın kambur tahtında
anlatılmaz açlık çekeniyim:

er veya geçin sakınmadan adını da
kesinliği o inanılmaz kararlılıkla
ışık parlayan aşkı yarına
yürekten yüreğe akmayı bilenlerin
neler doğacağını bu yolda
insanlardan kalan daha şereflilerin
aşmaya dayanacağıdır engeli kanatsız da

olmazı her başarıdaki tekrarı tarihlerin, kader gibi ökçede sürüme onmazlığına bu görev kaçınılmazlığının bize bırakılan gerçeğini ileriye atamanın açlık zincirine artısı bu an

zaman mekan olmamalı hatta gereklilik
evren birliğinde sınırlara dokunulmazlığı
imzalayarak milletlerarası
yoklatılan gücü denklemeye kazanılan
fark donanımına şans yaratmalı
dünya’nın yörüngede, doğa’nın kendini
yenileme hikmetiyle bu aynısı...

ve her yenilenmeye dört yanını açlık saran her yüreğin bilgi çağı birliği olarak
devrimlere ortak, dine hür seçimiyle kişi, kazanılan zaferlerin bağımsızlık kazancıdır. Budur hep ve sadece uygarlık olduğu... Budur uygarlığa ilerleyen birlik bütünlüğünü koruma asilliği. Aşk budur:

13 Mart 2007........== ‘’’GÖNÜLLE BAŞBAŞA
Dudakları bir dal ateş, mercan gibi
Bakışları masum bir heyecan gibi
Yürürken titreyen o narin endamı
Pembe bir gül açmış taze fidan gibi

Fark edemiyorum gözle gördüğümü
Saçlarında bağlı aşkın kör düğümü
Bir tatlı rüya mı, bir canlı büyü mü?
Elim dokunuyor, fakat yalan gibi...
Mehmet Akif Ersoy’’’