Allah akıl verdi kullanamadım,
Âlîm-ulemâ olsam da ne fayda?
Ol nefsim üstüne çullanamadım,
Âlîm-ulemâ olsam da ne fayda?
Fakire hayır-hasane yapmadım,
Muhtaç-düşküne dönüp bakmadım,
Çorbasına bir fiske tuz katmadım,
Bilgi-görgü-takvâ dolsam ne fayda?
Ramazan gelip geçti fark etmedim,
Cuma günleri camiye gitmedim,
Büyüklerin ellerinden öpmedim ,
Dünyada uzunca kalsam ne fayda?
Berât-Kandil-Kadir nedir bilmedim,
Aptest alıp iki rekât kılmadım,
Günah işlemekten bıkıp yılmadım,
Kârun gibi mal-mülk alsam ne fayda?
OYTAN Muammer daima bîçâre!
Ahret korkusuna bulamaz çâre!
Yürekten sığındı koşar ol Yâre!
İlâhî aşka dalsam tek bu fayda!
Kayıt Tarihi : 8.2.2018 18:10:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Ölümün zamanına gelince, “ Ecelleri geldiği zaman ise ne bir an geri kalabilirler, ne de öne geçebilirler !” ( Nahl, 16/ 61). “Hiçbir ümmet ecelini erkene alamaz ve geciktiremez de !” ( Mü’minûn,23/43). “Hiçbir ümmet, ecelini ne öne alabilir, ne de geciktirebilir ! (Hicr,15/5). Cenab-ı Allah’ın takdir ettiği vakitsaat gelince insan Hakk’a yürür ! Ruz-i Mahşerde, Dünyadaki kısacık hayatının hesabını vermek zorunda kalır; imtihanda sınıfı geçer veya geçemez.! 88 “ İşte burada her nefis geçmişte yaptığının hesabını verecek, hepsi gerçek Mevlâları Allah’a döndürülmüş…olacaktır !” (Yunus,10/30). Zannedilmesin ki, insanoğlu kıyamet günü Mahşer’de imtihan edilecektir! Ruz-i Mahşerde-hesap gününde yapılacak olan bir imtihan değildir; O’rada sadece Dünyadaki yaşam süresince yapılmış olan imtihandaki alınan ve amel defterine kaydedilmiş olan imtihan notları, başka bir deyimle iyi-kötü ameller değerlendirilecektir. Bu değerlendirme yapılırken jüri üyesi olarak, muhasebeci olarak da Cenab-ı Allah’ın bizzat kendisinin bulunup değerlendireceği, hiçbir nefsin zerrece haksızlığa uğratılmayacağı; ameli lehine veya aleyhine bir hardal tanesi ağırlığında da olsa onun getirip teraziye koyulacağı hususunda teminat verilmektedir: “ Biz ise kıyamet günü dosdoğru teraziler koyacağız. Hiç bir nefis zerrece haksızlığa uğratılmaz. Ameli bir hardal tanesi ağırlığında da olsa onu getirir koyarız ! Muhasebeci olarak da biz yeteriz.” (Enbiyâ,21/47). Böyle bir günde, salih amelleri, sevapları ağır basıp salih kullar arasına kaydedileceklere, mutluluğa erişecek olanlara ne mutlu! Ahiret mutluluğuna erişmek yöntemini, her daim bizlere huzur yolunda rehber olan Peygamber Efendimiz’den öğrenelim: “ Zeki ve akıllı kişi, nefsinin kötü arzularına engel olup ölüm sonrası için hazırlık yapandır. Acınacak kimse ise, nefsinin her türlü istek ve arzusuna uyandır!”.64 Yine her gün eksilen ömür sermayemizin kıymetini çok iyi bilmemiz gerektiğini bize tenbih eden Hz. peygamber Efendimiz: “ Ölümden önce hayatın, meşguliyetten önce boş zamanın, yokluktan önce varlığın, ihtiyarlıktan önce gençliğin, hastalıktan önce sağlığın değerini iyi bil !” 65 buyurmaktadır. İşte bu sebeple, Yüce Mevlâmız, zaten kısacık olan, göz açıp yumuncaya kadar geçip giden hayatta, son ana kadar ibadet edip imtihanı kazanmaya çalışılmasını buyuruyor: “ Sana ölüm gelinceye kadar da Rabbine ibadet et !” ( Hicr,15/99). 64. Tirmizi, Sıfatu’l-Kıyame, 26, no: 2459
![Muammer Oytan](https://www.antoloji.com/i/siir/2018/02/08/herkes-kendini-elestirsin.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!