Herkes kendi zaviyesinden saçmalıyordu.
Kimi şuyum
Kimi buyum diyordu,
Bal ile kaymağı eller yiyordu.
Ve yıllar geçiyordu.
Depreşirken asabiyet, şaha kalkıyordu unsuriyet
Tepetaklaktı mütekabiliyet,
Şirret mi şirret …….
Ağaran saçlarda mahvolmuş bir nezaket
Kurşun gibiydi sözcükler
cam arkasından sahteydi gülücükler.
Söz de söyleniyordu sözün üstüne,
Kurşun da sıkılıyordu ölüm kastına.
Saçmalamayla başlıyordu
karaborsa gülüşmeler,
Yumruklaşmadan sonra devam ediyordu
entelektüel öpüşmeler,
Korkusuzcaydı her türlü küfürleşmeler,
Kusursuzdu hiç incitmeyen didişmeler
Ve
Meçhul görüşmelerde
İdam ediliyordu hayalden müteşekkil gelişmeler,
Didişen
ödünç alınan isimler,
sonradan edinilen cisimlerdi..
Kayıt Tarihi : 21.4.2012 19:18:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!