ömrünü yürüyüş bilmeli insan
vaktin de yola çıkmayı denemeli
yolculuğa değer görmeli kendini
kendi canını
bakışını, duyuşunu
tutuşunu, duruşunu, yürüyüşünü
yola koyabilmeli
Rabbi için
kolayca vazgeçebilmeli insan
hevesinden
Rabbi için
beş vakit menzile yönelebilmeli
hayatını secde halinde geçirebilmeli
tükenebilir bir dünyadan
sonsuzluğa doğru
hayatını ayağa kaldırabilmeli
düşmeli yola
öyle aheste aheste değil
hızlı adımlarla
bir gecede nasıl değiştiyse ayın kaderi
kamer nasıl bölündüyse
ki kaderi bölündü gecenin
bölünmenin ışığı ki hala üzerimizde
karanlıklarımızın ufkunda bin güneş şavkı
bin sabah ümidi
her yürüyüş bir tercih
her tercih gibi
terk etmenin de bir bedeli var
bedelini ödemeden
tercihler sahih olmaz
yönelişler neticelenmez
her yürüyüşün bir anlamı var
bu anlam
arkada bıraktıklarınla ortaya çıkar
yürüyüşün bedeli nedir öyleyse
geçmişin buğusuna sarmadan
kalpler ölçmeli o ince cetvelle
şimdi
hemen
kendimizi tartalım
o yürüyüş terazisinde
hesaba çekmeli nefsimizi
alıp başımızı dağa vurur muyduk
uzaklaşır mıydık mahallemizden
mesela
sırtımızı döner miydik sokağımıza
en yakınlarımızı geride bırakıp da
yokuşa mı sürerdik ümitlerimizi
yoksa
boş ver deyip
aynı mahallede
aynı sokakta
aynı evde
ruh ikizimizi beklemeyi mi seçerdik
yanında mı kalırdık öylece
hangisi sahici
oturup beklemek mi
menzillere yürümek mi
sahi
nereye dönerdik yüzümüzü
bizden yana mı
bizden uzaklara mı
dünyaya mı
dünyadan uzaklara mı
hergün bu tercihle karşı karşıyayız
zor bir
sınavındayız
redfer
Kayıt Tarihi : 23.8.2023 14:46:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!