ŞİİR, SEVGİLİM; SEVGİLİM, ÖTEKİ BEN...
Gümüşlük sahilinde günbatımını bekliyorum.
Binlerce yıldır Karya’nın sularına gözcülük yapan Eklisia’nın, Myndos’un serinliğinde günbatımını izlemek, güneşi bir başka sevmektir ve renkleri…
Gümüşlük kahvenin ahşap sandalyelerinde, kumsalda, Tavşan Adası’nda tatilciler bakir bir cennetin,çarşaf gibi denizin ve günbatımının keyfini sürüyorlar benim gibi…
İngiliz, Türk,Hollandalı,İrlandalı,Alman çocuklar; Türkçe balık yakalamanın hazzını yaşıyor.onları izlemek, bir başka keyif…
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Keşke insanlar gökkuşağının tüm renkleriyle boyasalar yüreklerini, deniz gibi kucaklasalar her canı,önyargısız ve önkoşulsuz… keşke…keşke….
Keşke, dağlara sıkılan kurşunlar; çocuklarımıza kalem,bebeklerimize süt olsa…
Mehmetçik top yerine ekmek, su taşısa köylere,ağaç dikse,insan yetiştirse…artık ölmesin çocuklar,baharı bekleyen gençler,kadınlar…
Her dilde seni seviyorum’lar yankılansın dağlarda,ovalarda…kuzeyden güneye…
siirimzi yazinin....ama cok guzel bir yazinin sah damariydi kopyaladigim satirlar.....
yuregini oyle seviyorumki.
,uzeyyen baskir
ne güneşi, ne de denizi anlamıyoruz...
elinize ve yüreğinize sağlık,
sevmesini bilmiyoruz herhalde...
selam ve saygılar,
kaleminiz daim olsun...
bu mükemmel çalışmanızı ayakta alkışlamalıyım sevgili EROĞLU
Hayatımdan ve gördüklerimden bazı kesitler vererek yorum yapmak istiyorum müsadenizle
bu ülkede kimi insanlar doğarken tercih şansı olmadığı halde ırkı yüzünden sevdiğiyle evlenememiş ve yuva kuramamıştır
ülkemizde ırkçılık ne acıdırki ailede çocuklara aşılanarak ezberletilir
ve çoğunluk kendi ırkının diğer ırklardan üstün olduğunu sanma gafletine düşmektedir
aslında çoğunluğu dindar veya muhafazakar olan halk PEYGAMBERİNİ dinlememektedir
ne demişti veda hutbesinde
arabın aceme acemin araba hiç bir üstünlüğü yoktur
ırkçılığa nokta burada konmuşken
oruç tutup namazını kılan insanlar bile bu hataya düşmektedir
ne güzel söylemişsiniz okumayı nasıl ve kimden öğrendiğinizi işte gerçek budur
bende okuma yazmayı başka bir ırk olan sevgili öğretmenimden öğrendim
başka ırktan ustam oldu
patronum oldu
başkanım oldu
ve sonra ben usta oldum takım kaptanı oldum patron oldum başkan oldum
bilgi ve birikimimi herkesle paylaştım yardımcı oldum ve kimseye ön yargılı davranıp ırkçılık yapmadım yapanıda sevmedim
dün sahura kadar eski bir milletvekili ile sohbet ettim
ülke meselelerini tartışırken bir anısını anlattı
izniniz ile ismini yazmayacağım bu millet vekilinin
güneydoğu araştırma komisyonuna seçilen tbmm nin 5 üyesinden biri olur
ve doğuyu gezip rapor düzenlerler hepside birbirinden ayrı ve habersiz yaparlar işlerini
33 köylünün öldürüldüğü köye geldik helikopterle tam aşağı inerken yerde domatesler ezilmiş sandım oraya basmamla ayağımın kayması bir oldu
ve beni son anda subay belimden tutarak düşmekten kurtardı
meğer benim ezilmiş domates sandığm kırmızılıklar
öldürülen kürt köylülerin kanıymış
şok oldum ve o sahneyi ömrümün sonuna kadar unutmam mümkün değildir derken gözleri doldu
evet sevgili dost heryerde biz ölüyoruz
bu günlerde adına hükümetin kürt açılımı demesini doğru bulmuyorum
adı demokratik açılım yada ab uyum yasaları olsaydı
bu isim kesinlikle kürtleri hedef göstermiştir ve çok yanlıştır
birde emekli general taze siyasetçi osman pamukoğlu çanakkalede kürtler savaşmadı yalanını yaymaya çalışarak ortalığı iyice gerecek
eline aldığı üç beş kağıtla bunlaeı anlatıyor
iki ekonomi sorusu sorunca cevap veremeyen taze siyasetçi
herhalde bu ülkeyi silahla yöneteceğini sanıyor olmalı
1 ay önce antalyaya gitmiştim siirtte askerlik yaptığımız arkadaşlardan sevdiğim dostumun ısrarı ile ve 10 gün kaldım belki 20-25 lüks otel gezdim
ve insanları gözlemledim
2 dünya savaşında birbirlerini boğazlayan almanlar ruslar italyanlar avusturyalılar ukraynalılar hepsi barış içinde dostluk içinde ırkçılığı çoktan aşıp bütün olmuşlar problem kalmamış aralarında
evet insanlar dediğiniz gibi güneşi denizi ve barışı hoşgörüyü anlamadıkları sürece heryerde biz ölürüz
konuşacak çok şey var sevgili dostum hemde çok
bu çalışmanı ve verdiğin insanlık mesajını tekrar alkışlıyorum bu ülkenin sizin gibi değerli öğretmenlere ihtiyacı vardır
saygılarımla 10 puan ve antolojim
Farklılarla birlikte bütünleşerek yaşamak, doğadan alınacak mutlulukların adresidir. Anlamlı çalışmanızı kutlarım.
Keşke, dağlara sıkılan kurşunlar; çocuklarımıza kalem,bebeklerimize süt olsa…
Mehmetçik top yerine ekmek, su taşısa köylere,ağaç dikse,insan yetiştirse…artık ölmesin çocuklar,baharı bekleyen gençler,kadınlar…
Her dilde seni seviyorum’lar yankılansın dağlarda,ovalarda…kuzeyden güneye…
Gümüşlük sahilinde güneş denizi öperek uzaklaştı.milyonlarca yıldır hep öpüşerek vedalaşır güneş ve deniz.bu düğüne yakamozlar,dalgalar ve kumsal hep eşlik eder sesssizce..hiç küsmedi deniz ve güneş.!
İnsanlar; güneşi ve denizi anlamadıkça heryerde 'biz' öleceğiz…
12 Eylül 2009
Gümüşlük/Bodrum
İbrahim Eroğlu
sevgili adaşım ;
dosatluğa,kardeşliğe ve barışa çok ihtiyacmız olduğu şu günlerde,yürekleri sevgiyle birleştiren yüreğinizin sesi olan mükemmel çalışmanızı beğenerek okudum..
kutlarım saygın kaleminizi..tam puan 10..akçaydan selam ve saygılarımla...ibrahim yılmaz
GÜZEL BİR ÇALIŞMA OLMUŞ....BAŞARILARINIZIN DEVAMINI DİLİYORUM SAYIN EROĞLU.....
Vaktiyle bir Türk öğretmen öğretmişti bana Türkçe okumayı,yazmayı,sevmeyi..ben de yıllardır Kütahyalı,Batmanlı,Manisalı,Muğlalı çocuklara öğretiyorum.hala borcumu ödemeye devam ediyorum çocuklarımıza…
Keşke insanlar gökkuşağının tüm renkleriyle boyasalar yüreklerini, deniz gibi kucaklasalar her canı,önyargısız ve önkoşulsuz… keşke…keşke….
Olması gereken bu deği mi? Siz ve bütün eğitimciler bunu zaten yapıyor. İ(stisnalar hariç)
Keşke.... keşke....... herkes gökkuşağıyla bütün yürekleri boyayabilsede, asker, ekmek su taşısa.......
Gerçek deniz ve güneşin muhteşem buluşması burda başlıyor.......
Teşekkürler sayın Eroğlu, içten bir paylaşımdı. +10
Keşke insanlar gökkuşağının tüm renkleriyle boyasalar yüreklerini, deniz gibi kucaklasalar her canı,önyargısız ve önkoşulsuz… keşke…keşke….
Keşke, dağlara sıkılan kurşunlar; çocuklarımıza kalem,bebeklerimize süt olsa…
Mehmetçik top yerine ekmek, su taşısa köylere,ağaç dikse,insan yetiştirse…artık ölmesin çocuklar,baharı bekleyen gençler,kadınlar…
Her dilde seni seviyorum’lar yankılansın dağlarda,ovalarda…kuzeyden güneye
CANI GÖNÜLDEN YAZDIĞINIZA İNANIYORUM İNSANLAR BİRGÜN BU GERÇEĞE DÖNECEKLER.VE YÜREKLER GÖKKUŞAĞI RENGİNDE OLACAK ve HER DİLDE SENİ SEVİYORUMLAR YANKILANACAK BEBELERİMİZ KADINLARIMIZ ÖLMEYECEKLER.Teşekkür ve tebriklerimle açık ve cesur yüreğinizi kutluyorum sayın EROĞLU
Saygıdeğer hocam, nasılda güzel dile getirmişsiniz içimizde kanayan yarayı.Sevgilerimizi kim aldı bizden hocam,kim kötülüklere boğdu o masum hislerimizi? Nerede kaybettik,insanlarla muhabbetlerimizi? Yüreğimizden geçen o güzel düşüncelere tercuman olduğunuz için tekrar tekrar teşekkür ediyorum,saygılarımla efendim.
seyir paylaşımınız için ibrahim bey tşk
Bu şiir ile ilgili 86 tane yorum bulunmakta