Her şey yerli yerinde; havuz başında servi
Bir dolap gıcırdıyor uzaklarda durmadan
Eşya fışkırmış gibi tılsımlı bir uykudan,
Sarmaşıklar ve böcek sesleri sarmış evi.
Her şey yerli yerinde; masa, sürahi, bardak,
Serpilen aydınlıkta dalların arasında
..........
..........
Kayıt Tarihi : 25.3.2002 23:13:00
Şiiri Değerlendir
© Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık
ruhun Şad olsun Usta, teşekkür ederim.
,, gidilse de el uzatılır ha diğer diyarlardan bırakılan miraslarla ''
diyeceğim “amma lakin öyle değil”
Özenle paketlenmiş her şey,
sarıp sarmalanmış
şu deniz, ılık esen şu rüzgar, şu Didim
son deminde yani hatıralar,
kimbilir doğrudur belki de
derler ya hani
“ferahlık vardır tebdil-i mekanda” diye
Vaktidir öyleyse , göçe dursun ömrüm
ve gitmişti zaten kırlangıçlar
unutma çocuk, sakın unutma
sadece bu mevsimin değil
senin adın da artık Son/Bahar
18.10.2003,
18.10.2004,
23.01.2010,
18.10.2023,
18.10.2024 tarihlerinde 5 kez güne getirildiğini gördüm.
Bu kadar güne gelen bir şiirin altı normalde yorumla coşmalıydı.
Kıymetli Seçki;
Böyle duraklarında sıkıntı olan, çoğu yerde uyak yerine rediflere sığınılmış bir şiiri şahsım adına şairin adının büyüklüğüne kapılıp 1 kez bile güne getirmezdim.
Saygılarımla.
Her şey yerli yerinde; (7 hece) havuz başında servi (7 hece)
Bir dolap gıcırdıyor (7 hece) uzaklarda durmadan (7 hece)
Eşya fışkırmış gibi (7 hece) tılsımlı bir uykudan, (7 hece)
Sarmaşıklar ve BÖCEK (7 hece) SESLERİ sarmış evi. (7 hece)
Yukarıda görüldüğü gibi duraklar görülse de 4. dizede durak söz öbeğinin arasına girmektedir. Böyle olunca BÖCEK SESLERİ söz öbeği 'BÖCEK' ve 'SESLERİ' olarak ortadan ikiye ayrılarak hece şiirinin vazgeçilmez lezzetlerinden birini tamamen yok etmektedir. Zaten çoğu dizesinde uyak yerine redife sığınılan şiirin lezzetini ortadan kaldırmaktadır.
Gerçekten bu tür uyak, durak yönünden zayıf şiirleri okudukça bu şiirleri kaleme alan şairlerin nasıl bu kadar meşhur olabildiklerine şaşış kalmaktayım.
Saygılarımla.
*** GÜLERMİSİN--AĞLARMISIN ***
--Geçen Yıl aynı günde yukarıda ki Ev eşyası muhteviyatlı Şiir yine bu
sayfaya asılmıştı. O günlerde Gazze'de bir insanlık vahşeti yaşanıyordu,
Kadın, Erkek, Çoluk-Çocuk demeden hunharca katlediliyordu. Ben de o gün
aşağıda mevcut olan *FİLİSTİN YANIYOR* başlıklı 4 kıta Şiir yazmıştım.
Ne acıdır ki, Şiiri okuyan 14 ayrı kişi değerlendirme butonuna olumsuz olarak
parmağını basmış...Bu nasıl bir insanlıktır? Bu nasıl bir Milliyetçiliktir? Bu nasıl
bir vicdandır? Bu nasıl bir görüştür ve bu nasıl bir inançtır anlamak mümkün
değil? Beni asıl düşündüren ve kahreden, biz Milletçe bu hale nasıl geldik??
Biz Türk Ulusal Millet-i olarak nereye doğru evrilmekteyiz???
------GÜLERMİSİN--AĞLARMISIN------
TÜM YORUMLAR (40)