Her şey gibi sana Şiiri - Carola Carolina

Elimde olsa içimdeki her şey gibi sana gelirdim
Keraban Ağa gibi uzunca gelirdim sana.
Her durakta bekleyip sayısız maceraya atılarak
Daha sağlam olurdum,
hayata karşı daha hassas dokurdum aşkımızı.
Hemde nasıl dokurdum.
Uzun olurdu gelişim.
Eve dönmek isteyen bir kısrak misali
Yolumu arar.. dururdum.
İçinde bulunduğum çirkinlikleri bırakır da gelirdim,
çırılçıplak
ama üşüyerek ama titremeden gelirdim sana.
Sarıl, ısıt, katranımı kurut diye.
O zaman ruhum kar küresini sallamışken ben,
düşen karlar gibi olurdum.
Sedir ağacının tatlı kokusunun üstüne sindiği,
düş kapanın olurdum.
Paslı bir orkestranın sonsuz sesi gibi yüreğinde
zamanı öldürür ve özgürleştirirdim bizi
sevdikçe daha da özgür olurdum.
O zaman güneşin…ve yıldızların…ve karanlığı aydınlatan
fenerin olurdum
ve güldükçe daha da yayılırdı gözlerimden ışık,
antik çağlardan kalan bi nazar bi hipnoz gibi.
Aşkım sanatım olurdu benim ve ben
Onun.
Uçan her mavi serçenin ardından
yas tutar olurdum.
Geceleri salımla kıyıları gezer dururdum,
dedim ya uzun olurdu gelişim.
Beni sevmesen kırık dökük hayatların
portakal çiçeği kokulu vebası,
bulanık zihinlerinse zindanı olurdum.
Ve kusardım sonsuz nefretimi
tüm varolmuşlara.
O varoluşları ve ızdırabı nicedir izler ay
Biliyorsun aşıkların kaçamaklarını,
Nice yasak aşkları
Ve seni öpüşlerimi, dudağına bıraktığım
çiğ damlalarını defalarca izledi göz bile kırpmadan
Ve bu sefer bir aşığın yerinde olmak istedi durmadan.
Umutsuzluğula göz kırptı.
Bense uzandım.. uzandım durdum
İnat ettim Ağa gibi,
Halat attım kız kulesine, oradan da…
Atmadım İstanbul’a, halat atacaksan Ay’a atacaksın.

Bana senfoni çaldı, eski çağlardan bir zehir hediye etti
Bir ölüm dedi aşıklar için.
O zaman izin verseydi
tüm kara sevdalıların çobanı olurdum.
Işığın sonsuza yüzmesinde bir ok gibi
Salımla gezinir dururdum.

Sanat bunun neresinde diyecek olursan
O zaman sözlerime, gözlerime bakıpta
Anlayasın diye
Sana gün batınımın kokusunu taşıyan
rüzgar olurdum.
İşte beni
O zaman anladığında ise aşkınla mest olur içimdeki her şey gibi
seninle yolumu bulurdum