Tam tatilden dönüyorduk. Henüz arabayı yüklemiştik. Sabah namazından sonra yola çıkacaktık. Telefonum çaldı. Ortanca dayımın oğlu Mehmet arıyordu.
--- Efendim Mehmet buyur
---- Nasılsın abla?
---- İyiyim sağol arabayı yükledik sabaha İstanbula dönüyoruz.
----- Hayırdır Mehmet bir şey mi diyecekktin
----- Şey abla. Edip abim kalp krizinden hayatını kaybetmiş. Mersine gidiyoruz babamla. İkindi vakti kalkacakmış cenazesi
------
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman