Şeffaf kanatların mı vardı hiç ıslanmamış
Bir çırpmada uçup gittin elimden
Gözlerim nefeslerine takılı
Hangi mevsimin gönlü yalnız rüzgârları esiyor sokaklarda
Umudun ayakları çıplak
Adı yasak bir gönül koşusu bu
Lambalar sönük takvimlerde
Yarınlar düşük
Bir yaprak sürüklenmede
Gölgesinde hüzün
Nefesler kendi girdaplarına yakalanmış
Döngünün sınırı yok
Dibi delinmiş teknede yolculuk hayat
Bir gözyaşı takılı gülümseyişe yahut kedere
Teselli şafakla doğup şafakla batmakta
Umut kalmak için ağlamakta
Namluya sürülmemiş mermi hasret
Nişangâh yürek
Bilmiyorum ey nasip
Hangi kuyulardan çıktın karanlık ve derin
Nereye gidiyorsun yine yürüyerek
Hangi camlara çizdin resmi
Bütün manzaralarında o
Bilirim hayallerin gölgesine kavuşur eninde sonunda
Sütlaç kâsesindeki beyazın yüzü tebessüm dolar
Ardından kapanan kapının hüznü
Bir konak hafızalarda
Kapılarda kahve köpüğünden çalınma bir renk
Daha ne istiyorsun ey yaralı bülbül
Her mevsim bahar olmalı
Uzun bir seyahat yaşamalı yürek, beyin kıvrımlarında
Beddualar duaya dönmeli
Bir söz uzanmalı saklandığı köşelerden
Seni seviyorum demeli
Savaşı bitmeli yalnızlığın kalabalıkla
Gülümsemeler koşuşturmalı ardı sıra bakışların
Hasret unutulmalı dudaklarda
Vuslat türküleri söylenmeli neşeyle
Her mevsim bahar olmalı
Her mevsim bahar kalmalı
Kayıt Tarihi : 16.10.2011 03:40:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!