Her Bir Belgemiz Şiiri - Kasım Kobakçı

Eski kayıtlarla başladım, yaşama.
Kağıt desteleriyle, doluydu evimiz,
Mühür kokusuyla, ısınırdı içimiz,
Deri ciltli, özenli yazılıydı her belgemiz,
Kalemimiz oldu sonra, defter ışığımız.
Mürekkeple dolardı, her bir sayfamız.
Değerliydi, çok değerliydi her belgemiz,
Permandı önce, sonra parşömenler,
Bilgi saçardı, her bir belgemiz.
*
Yetişmedim şükür ki, ben eski yazıya,
Tanıdım büyüklerimi, tutulan kayıtla,
Ferman uymazdı, işlerime hayatta,
Yoğun ve kayıtlıydılar diye işte,
Sarardık altlarını, resmi kağıtlarla,
Önemli belgeler masada, paralar kasada.
*
Yeni çocuklara, bilgi verilmezdi,
Bilgi kaynaklarımız eski, ama açıktı,
Kendimiz bulurduk, merak ettiklerimizi,
Basılı kayıtlarımız, el yazmasıydı,
Oturup incelerdik sonra, alı karayı,
Arşivlerde sakladığımız, belgelerimizi.
*
Mühürlü evrak, üstüne resmi yaka,
En önemli unsur, belge adlarında,
Evrakların her biri eşit, yok fiyaka,
Eskiden herkes, getirirdi bir nüsha,
Buz kesilirdi işler, işlem olmaz resim yoksa.
Her zamanki gibi güzeldi, kayıt tutmak.
Bir başka özenlidir, oysa çağımızda,
Bir dertti, köydeki belgeye ulaşmak,
Memuru beklersin, kaçırmamak için,
Şehre gidersin yoksa koşa koşa, keyfin bilir.
*
Hayatımıza girdi, onlu yaşlarımda dijitalleşme,
O yıllarda tanışmış olduk, masamızda e-belgeyle,
Başladı bilgisayar, kısa sürede kullanılmaya,
Yazıcılar ve ardından monitörler türedi,
Kaydırırsın aşağı, yukarı, sabit diskteki veriyi,
Çevirince sağa, sola, tamam bulundu klasör.
*
Çevrimdışıydı, tanıştığımda internet,
Bağlanırdık her metine, veri bankası marifetiyle,
Toplandı devletimiz, kurdu e-devlet binası,
E-imza ile başlayan, dijital imzasını attı,
Bitti manuel sistemli, kara kağıt dönemi,
Dilediğinde ulaşıp, alabilirsin bilgini,
İşte elektronik belge modası, geldi şimdi.
*
Geçti bilgi akışından, yetmiş seksen,
Geçebilsem keşke, internete uğramadan,
Ne gizli bilirdim, ne de açık kaynaktan,
Keşke bilebilsem sebebini, suçlandım neden,
Bilgi alırdım, arşivlerdeki kayıtlardan,
Öğrenir, incelerdim, dönüşte yalnızsam.
Geçti böylesi araştırmayla, birkaç senem,
Heba oldu umutlarım, bu dijital olaylarla.
*
Anlamadım ki, ne oldu sonrasında,
Hızla ilerlemeye başladı, sanırım dijitalleşme,
Gitmişim, farkına varmadan e-arşive.
Hop ardından gelip, incelemişim verileri,
Bilgisayar başındaydı, artık sorumluluklar,
Bitmişti velhasıl, elde kağıt devri,
Başlamıştı yoğun bir telaş, yeni bilgi doğunca.
Program lazımdı bilgisayara, buna da bir maaş.
*
İş hayatına başladığımızda, bulunca işi,
Tutuşturulurdu elimize, hazır belgenin dijital kopyası,
Geçerdik klavye başına, yazmak için,
Vay ki halimize, hatalı yazarsak eğer vay,
Başlı başına, yeniden yazmak zaman kaybı,
Dikkat ederdik, çoğaltırken nüshaları,
Virüs bulaşırdı, yoksa bilgisayarımıza,
Yapay zeka çağındayız şimdi, e halimizle,
İnternetli olduk, en dijitalimizle.
*
Dalmışken insanlar, bilgi derdine,
Teknoloji durur mu, hiç yerinde,
Veriler büyük ama, artık cepte,
Yarışa girdi şirketler, kazanç kokusunu alınca,
Cihazları zarifleştirdiler önce, gitsin ki hoşa,
Ardından internet, sensör girince işe,
Kim durdurabilir, dur diyebilir bu gidişe,
Yan yana otursa da, evde bedenler,
Sanal alemde gezinip durur, lakin ruhlar,
Eleştirdik durduk, önce gençleri, çocukları,
Uğraştık yorulduk, uzaklaştırmak için,
Bağımlı olduk biz de, bilgi akışına katılınca.
*
İnsan ne kaydettiğini, ancak kendisi bilir.
Geçmiş zor da olsa, değerli birer kayıt gibidir.
Bu dönemlerde, neler neler belgelendi.
Bazen önemliydi, bazen de sıradan,
Sorguladık durduk, kiminin ardından.
Hep böyle geçti bu ömür, belge toplamakla.
Saklanmaz da, silinirse eğer bellekten,
Daha neler, neler gösterir, bilmem bu ekranlar.