Haymatlos'ta Vurgun Bir Ayrılıktır Alkatraz

zift damlat acılarıma
yansın mavi yansın ışıltısı safir göklerin
öylesi bir bağırtı tutsun kopsun kıyametinden haymotlos
bileklerde pası hayalinin
bulantısı duvarlara yazdığım adının
döküldüğüm için alkatrazı
köpük köpük yürüyen sessizliği

duy bütün’’ çığlıklar sağır hayaller çıplak sensiz ‘’
çakrası kan çiçeklerinin
şakaklarımda baharı ah

ah göbeğinde en derinlerinde gözlerinin karasında
şimdi yüreğimde yırtılan
ürpertisi gecenin
gün alacası zar pençesi candan alınamayan
helalin

şakayıklar yıkanır tırmıklarında ağrıların
çekincesi etlerimi her ikiye ayırışında jilet seğirmelerinin
koynuna bıraktığım sızısı o ilk öpücüğün
kan süren şafaklara lavanta bağlarını verdiğimiz
gök altı
mavi gagalılar ispinozlar ve hatuncuklarla yarıştığımız
isi kirpiğimde başaklarının
yüz kelimeyi aşmayan fizahı ah
‘’seni yaşatacağım’’
kara topraklara düşsem bile bir gün
‘’seni yaşatacağım’’
ah karda kalmış ayazım susuzluğum kanyonlarımda

papatyalara eğilen meltemlere saçları
saçlarını ektiğimiz düşü
yüz yüze kalışların
gamzesi naz naz gülüşün
içimde ısındıkça oddeyseda’ya kadar açılan coşkusu
duvarlarımda sönen cızıltıların buhranlarımdan inen kıpırtısı

ah buğusu tozağında
umudum çırpınışım

külleri dökülünceye değin kıkırdağın
alçaklara namussuzlara inat
güneşe açtığım delgisi yüreğin

tam bağımsızlık uğrunda
kan sağılacaklarını bile bile göğe verdim güvercinleri
ak göğsün ah

ah özgürlüğüm deliliğim kanyonlarımda
ondandır siren açlığının böylesi acı oluşu

ceviz kokusu damlıyor hücreme
ikiye bölünüyor pus
bir kızıl lale inliyor
ayrımlarında gün kurusu uçların çiyi
bir yudum su veriyor
koyun boşluğunda sezinen ırmağın gözesinden
bildiğin tan kızılı sütleğenlerin çağlağından
susuzluğu dudakların ah
istilası çöl sıcağının

doldukça doluyor derinleşiyor sığlar
duvarlarımda isi köpük köpük parçalanışların
yüreği ağzında korkuların infazı
olurda
denizi göremezsem diye bir daha gözbebeklerinde

ah beynimde sessizliği diğer yakanın
orada sevdalı yazlar şakayıklar
çığlık çığlığa coşkusunda taze fidanlar oğullar…