Doğduğun gün başlamıştı Sen'in bitmez mücadelen,
Güzel bir dünyaya uyanmamıştı ki bedenin
O yüzden giymiştin Sen'de,
ateşten kora dönmüş
nice savaşların cehenneminde
bin yangındır gömleğin...
Ta içindesine düşmüştün
biçim biçim,
türlü türlü
çeşit çeşit ihanetin.
Hem içeride hem dışarıda ne bitmez entrika, iftira, suikast, ispiyon
ibitmez iki yüzlülerin deccallıklarına...
Onlar ki; ölmeden düştüler Ganya'nın Kuyusu'na
Tarih de affetmedi,
attı karanlığını toprak gibi
nice fitne çukuru bindi birbirlerinin üstüne!
Son Kale Haymana'ya kurdu Güneş bakışlı Başkomutan otağını,
23 Ağustos gecesi Mangal Dağı'ndaki 5. Tümen Komutanı 2. Grup ile anlaşıp dağın kuzeyine çekilince,
24 Ağustos sabahı, saat 5:30'da
1. Yunan Tümeni işgal etti dağın bu yanını...
1subay, 17 er şehit düşmüş,
12 subay ve 209 er de yaralıydı da
Tek not düşen Batı Cephesi 2. Kolordu Komutanı Selahattin Adil Bey Değildi;
Haber, Haymana'nın tüm köylerine bir ateş gibi düşmüştü.
Karasüleymanlı köyünde yıllar sonra
Savaşı bir ağıtla öğrenen annem Zeliha,
Ta yedi, sekiz yaşlarındayken işlemişti kulağına,
Şimdi o da anlatıyordu bana;
Bu toprakların o acı yazgısını,
sen de aktar diyordu tüm soyuma sopuma...
Babası/büyük dedem Abdullah,
Köyün ağası,
Beşyüzerden beş sürüsü vardır.
Dört sürüsünü Türk askerine verir gönülden.
Birini de ihtiyaç olursa diye elinde tutar.
Düşman eksik değildir ki yıllardır bu topraklarda,
sebeple alışkındır Türk köylüsü
elinde en değerlisi neyse vermeye...
askere bakmak,
vatanı düşmandan korumaktır o yüzden,
onun da birinci şarttı.
24 Ağustos sabahı saat 5.30'da
Mangal Dağı'nın batı Cephesi geçince düşman eline, 1 Subay ve 12 er şehit düşüp, 221 asker ağır yaralıyken cephede ortalığı bir ağıt bir tufan alır.
Ve büyük bir figanla ağıt düşer dillere;
Çünkü düşman boş durmaz ve çok açtır.
O mıntıkada her köyü basıp yiyecek ister,
sürüyle koyun ister,
her türlü hakaret etmek ister.
Düşman; Katrancı, Şerefli Gökgöz Köyleri'ne girince, Yamak Köyü'nün köşşek köşşek gözlü güzel kızları,
Yüzlerine karaları sürüp, köyün ormanlıklarına kaçar.
Ve Yunan Ordusu Haymana'nın Güney Doğusunu büyük bir iştahla kuşatmaktadır.
....
Telaş içindedir Karasüleymanlı Köyü,
Yamak Köyü'nden sonra, Culuk Köyü'ne de düşman girince, artar telaş!
Büyük dedem Abdullah düşmanın eline geçmemesi için saklar 500 koyunu,
Olur da girerlerse köye koyunu nasıl imha edeceğini düşünmektedir.
Yunan Ordusu Topakkaya'nın sırtlarına gelip yerleşir.
Karasüleymanlı Köyü, Topakkaya Dağı'nın kucağındaki bir bebek gibi kuytu ve uzaktan bakınca görülemeyecek bir yerdedir.
Zalım düşman nasıl da bulmuştur kendine sırtını vereceği güvenli dağı,
Ve şimdi amber gibi eteklerindedir nice köylerin verimli toprağı,
Köyün tam ortasından geçen derenin dağa uzanan burçlarına,
Gizliden çıkagelir düşmanı izlemek için üç Türk askeri.
İşte orada da olunca bir çatışma,
Bizim köyde dinleyin bir ağıt nasıl dile gelir!;
"Topakkaya'ya da düşman kuruldu,
Saat 5.30'da da asker vuruldu,
Ne yamandır şu gavurun askeri de ne yaman"
Topakkaya'nın eteklerine yerleşir
Ve Karasüleymanı Köyü üstünden tüm ovayı şahin gibi izlemektedir.
Başkomutan Mustafa Kemal Paşa tüm yaralı askerlerini Haymana'ya getirmiş,
kendisi de bir bir cepheleri gözlemlemektedir.
Karasüleymanlı Köyü'ne komşu köy olan Çalış'a Mustafa Kemal Paşa gelir.
O kadar yorgundur ki,
köyde bir eve gidip ayran ister.
Köylü kadın çok sinirlidir.
'Ne ayranı,
namusumuz kalmadı' diye figan eder.
Söyle o Mustafa Kemal Paşa'ya bizi kurtarsın, yoksa size ayran yok' der.
"Söz" der Mustafa Kemal Paşa,
Bu isteğini ona ileteceğim ve yine geleceğim...
Büyük bir sıkıntıyla ayrılır oradan Mustafa Kemal Paşa,
Top yok, tüfek, mühimmat yoktur,
fakat ne yapıp edip bir çare bulacaktır.
Büyük bir top getitir,
artık hangi cepheden,
nice zahmetlerle getirilmişse
Köylüden keçileri toplattırır
eskiden olduğu gibi,
Karanlık çöktüğünde,
keçilerin boynuzuna mumları yaktırır.
Topakkaya'ya yerleşmiş Yunan askeri,
Gece zifirinde nereden görecek,
binlerce koyunun boynuzuna yakılmış mumu!...
Büyük bir Türk ordusunun kendisine doğru geldiğini sanır,
Başkomutan Mustafa Kemal nasıl bir kurt kapanına sokmuşsa kendilerini
Bir o tepe bir bu tepe derken takati kalmamıştır.
Aç ve bitap düşmüş, ruh hali bozulmuş ya gavurun,
bir saniye tutunamaz artık burada bitti oyun.
Nohutlu'dan Topakkaya'ya yapılınca gümbür gümbür bir iki top atışı,
Son nefesi de alıp düze doğru koşmaktan kopardılar kayışı.
Onlar Topakkaya'yı bir bir kaçarak terk ederken,
İşin şekli belli oldu, yüzler gülmeye başladı erken...
Karasüleymanlı Köyü sırtları
Yunan'ın son kalesi,
Bırakmışlar köylüye de birkaç da silah, el bombası mühimmat, malzemeler...
Hatta zarar versin diye dağa mayın döşemişler.
Ve Mustafa Kemal Paşa düşmanı kontrol altına alınca,
Yine yolunu düşürdü, ayranını içemediği Çalış'a.
Çalış'ta ki aynı teyzenin evine sürdü atını.
Teyze görünce yine aynı askeri yüzü gülümsedi.
İkisi de koştu birbirlerine doğru,
Mustafa Kemal Paşa teyzenin elini öptü.
Ve ona; "-Bak gördün mü Mustafa Kemal Paşa'yı, düşmanı mağlup etti, bu topraklardan kovdu." dedi
- Görmez miyim, görmezden miyim. Kurban olurum ben o Mustafa Kemal Paşa'ya.
-Sen Mustafa Kemal Paşa kimdir biliyor musun?
- Bilirim, paşaların paşasıdır, bu milletin kurtarıcısıdır, fakat kendisini hiç görmedim. Görmek isterdim.
- "İşte o Paşa benim" deyince sarmaş dolaş olurlar.
Teyze kul kurban olarak eve davet eder,
Şimdi size tereyağlı bir bulgur pilavı yapayım der."
Ben de annem gibi çok dinledim bu hikayeyi,
İstedim ki yetim kalmasın, öksüz kalmasın tarihimizde,
Ve aktarmak istedim, süsleyip püslemeden bir bir hece hece...
...
Haymana Ovası ki, o ovanın üstünde her bir dağ biçiminde çetin tepelerde...
Dünyanın belki de en zor cephesi kuruldu.
Aydın yüzlü, korkusuz adam daha sonra,
şanlı ordusuyla,
paslı, bitli, bitkin ve de korkak düşmanı süre süre ilerledi Afyon'un sırtlarına...
Öyle bir rüzgar öyle bir rüzgar estirdi ki,
düşmanı,
sonbaharın kurumuş yapraklarını süpürdüğü gibi,
dağıttı, peren peren etti Yunan'ı,
büyük bir moral bozukluğu içinde,
darman duman olmuş,
bir maraton koşusuna başlamışçasına bitiriyordu Akdeniz'in üstüne...
Dünyanın hesabını bozan ne korkunç bir gündü o
Emperyalizm bitkin düştü,
düştü dizlerinin üstüne...
İzmir'de ufuklar görünüyorken
Yüzme bilmeyen düşman,
atmıştı can havliyle kendini denize.
Yüz, yüz elli kulaç ileriye demirlemiş zırhlı düşman gemilerine
Bir triatlon yarışmacısı misali bir can haliyle
Ne hazin ve perişandı izlemeyenler de izleye...
Son Kale Haymana Ovası'nın Mangal yürekli Başkomutanı ve O'nun kutlu askerleri.
Hemen çeki verdi Türk bayrağını,
Türk vatanının, Türk halkının üstüne...
O ne güzel bir Başkomutandır ki;
Doğduğun günden son nefesine kadar adımladın nice coğrafyaları,
Memleketin taşlı, tozlu, ateşli ve de dikenliyken yolları!
Kaç geçilmezi geçip kaç yenilmezi yendin.
Sana inanmış her bir yürekle dünyanın en cesur ordusunun en inanmış, en saf, en temiz yürekli askerleriyle,
bir millete onurunu, şerefini, haysiyetini,
bir millete bağımsızlığını, özgürlüğünü, kimliğini,
bir millete cumhuriyeti, laikliği, her tülü insanca yaşama hakkını,
bir millete üstünde 'Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı' yazan kimliğini verdin!
Bugün 30 Ağustos 2024,
Zafer Bayramı'mızın 102. Yıldönümü'nde
Hasretinle yanan milyonlarca yüreğin o sımsıcak yaktığı ateşte,
Sen'in meşaleni tutuyoruz gururla.
Aklımıza ve fikrimize yaptığın rehberliğin yolunda,
Yine and içtik şeref duyarak o yüce huzurunda...
Silvan Güneş
Biyografi Yazarı
Kayıt Tarihi : 30.8.2024 17:18:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!