Haylaz Maviliğe Islık Şiiri - Necdet Arslan

Haylaz Maviliğe Islık

adlarımızdan daha kısayken boyumuz
kara derili gece yırtılıyor
kimdi geriye dönüp bakarak yaşadığını sanan
camlara gölgesini asan kimdi belirsiz

bir duman kokusu sardı
zaman giyinmek üzereyken takım elbisesini
durmaksızın çaldı sirenler
korkar olduk dedi babama
günlerin ıramasından annem

gözlerim ince uzun bakıyor
yüzüme yanık kestane kokusu sinmiş

yatak odasından geliyor horlamalar
bense perdesini aralamaya bocalıyorum şiirin

masadan eşiğe doğru yuvarlanıyor silgili kalem
çıkrıksız bir kuyuya düşüyor cebimdeki imgeler

kimseler görmeden lale soğanı
söküyorum içinden tramvay geçen o parktan
bana gülüyor şarampole fırlatılan ayna hiç yoktan

dudağımı kanatıyor kenarı kırık bira şişesi
duyar duymaz gelsen ya karşıyaka’ya
içimde sana akmak isteyen biri var oysa
biraz arsız biraz sabırsız biraz zırdeli

koltuğumun altında sensizliğin son demi
mintanımda aşk lekesi dışımda salıncak sesi…

Necdet Arslan
Kayıt Tarihi : 13.2.2024 18:42:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!