Yeni doğmuş bebeğin çıngırak sesi mi,
Yoksa otlamaya giden tekenin zil sesi mı?
Suskunlukta göle damlayan su damlası mı,
Yoksa yazarın zihnine daman söz mü?
Suskun gölden su içen teke mi,
Yoksa mürekkebe batan kalem mi?
Rüzgarlar yönünde sallanan asık giyisiler mi,
Yoksa hayranlıkla koşan genç “ben” mi?
Çölde bitkisiz bomboş tepeler sırası mı,
yoksa çırılçıplak güneşlenen kadın mı?
Çölde koşan gençin kalp atışları mı,
Yoksa birleşme heyecanının nabızı mı?
Sevgiliye uzanmış yalvaran eller mi,
Yoksa goğe bitmiş sedir ağaçları mı?
Beyaz giyinmiş sevgilimle benim toyumuz mu,
Yoksa eteğine kar oturmuş dağ mı?
Toyumuza geciken çalgıçıların ezgileri mi,
Yoksa dağdaki sedirin dalında öten kuşlar mı?
Çöl ekmeğine çörekotu mu serpilmiş,
Yoksa koyunlar çölotunu mu otlamakta?
Şu kısacık acılar dolusu, benim ömrüm mü,
yoksa asılmış küçücük biber mi?
Biberli ekmek taşıyan karıncaların ayak izleri mi,
Yoksa kağıt üzerine çizilmiş benim şiirim mi?
Hep iki yol arasında, hep Mi
hep sorular yağmuru, Hep Mü!
(kelgan)
Şahram ZiynetiKayıt Tarihi : 26.9.2011 15:24:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
1-Bu şiir benim özel hayatımın çocukluk, gençlik ve orta yaşlılık çağlarından seçilmiş fragmanlarından oluşmuştur. Bu fragmanlar hayatımın önemli olaylarını içermektedir ve bu şiir onların yorumlarını yansıtır. 2-epizot bölüm, parça ve olay anlamlarında kullanmıştır. 3-Türkçemizde soru sözcüğünün dört fonotik yüzü var (mı,mi,mu,mü) ve ilk 24 mısrada soru cümlelerini çeşitli yüzleri ile tamamlıyor. Son iki mısrada cümleler soru değiller ve soru sözcüğümüz her zamanki gramatik görevini taşımıyor. Bu mısralarda “mi” ve “mü” isim olarak kullanılmıştır.şimdi her kes bunu sora bilir: niye mü ve mi. niye mı ve mu yok? Aslında bu seçimde cinas niyyetide var. “mi” soru sözcüğü olarak aynı zamanda musikinin 12 notundan birisidir(Do,Do#,Re,Re#,Mi,Fa,Fa#,Sol,Sol#,La,La#,Si) . Öbür taraftan “mü” yunanca alfabetinin onikinci harfıdır. Şiirin temel anlamını 24 ilk mısra taşıyor ve son iki mısra yirmidörtü(24=12+12) vurgulamakla Yılların geçmesini anlatıyor. Şiirin her epizodu bir mevsimin ve her iki mısrası bir ayın simgesidir.
gizemli anlatımlarla donatılmış
harika bir eser
paylaşımı yürekten kutlarım
Biberli ekmek taşıyan karıncaların ayak izleri mi
eyvallah
yüreğinize sağlık kurban...
TÜM YORUMLAR (13)