Hayallerimin göğüne saldığım uçurtmalar

mineleri düşmüş boncuklar gibi savruk gönlüm
kurduğum hayallere fırtınalar uğramakta
her bir arzum masallara dönüşmekte
hep bir ihtiras koş ki yakalayasın

dört bir taraftan ağa düşmekte sevinçlerim
duygularım sersefil nicedir harap
içimdeki hoyratlık felaketim
bir merhabanın sıcaklığına yaslanmak istiyorum
yaşamanın lezzetini tadarak o beyaz günahlardan

sükutun soğuk eli değince alnıma
hevesin binbir rengine mübtela
binbir arzu oluşur yüreğimde
akıp giden zamanın her anında
ayrı desenlerle çizilmiş

içimdeki yanan ışık fenerim
ruhuma kadar ısıtıyor duygularımı
çığlık çığlığa bir yıldırım yalımı gibi şavka gelmiş
kara sevdaya tutulmuş karanlık gecelerde
günahsız uykularım

sinemdeki duygularım süfli
acının ötesine uzanır hislerim
yüreğimin sınırları yetmez çare bulmaya
kara günlerinde yardımına koşmaya
her figanım bir hicran yarası

kocaman mavi bir gökyüzü gibi sergilense
ıssız sokağında ruhumun heykeli
her biri sessiz kalbimin turabında
arzu ettiğim, umduğum, yoluna düştüğüm özlemlerim

omuzlarıma dokunsa içimde büyüttüğüm umutlar
kalbimden geçenler sessizliği bozsa en kuytu yerinden
yalnızlığımı okşasa saçlarım sayısınca
ağlarken ayrı bir yere koysa beni
hayallerimin göğüne saldığım uçurtmalar

redfer