dalgınca gezdiğim sokaklara attığım kanca
voltalarımı vuruyor,
alıp gidemiyorum başımı
adımlarımın ayarınca.
yavaş yavaş bir perde inip gökten
ortalık kararınca,
karşımda duruyor bir yüz
Yüceden mi geldin sen seher yeli
Daha dostum eller ile gezer mi?
Solmuş derler gül benzinin iziği,
Daha dostum eskisinden güzel mi?
O ne dedi, sen ne dedin varıncak?
Devamını Oku
Daha dostum eller ile gezer mi?
Solmuş derler gül benzinin iziği,
Daha dostum eskisinden güzel mi?
O ne dedi, sen ne dedin varıncak?
Tekrar şiirdeyim. Yeniden okumak ve günüz şiiri seçildiğini görmek güzeldi....Çok hoştu... Bazen kendimizi bile anlamaktan acizken ya da çekemezken sahiden neden takılır aklımıza densiz sorular?...Çok mu lazımdı köprüyü tutan şu gergin ip ya da diğerleri. Oysa daha ne önemli sorular var sırada içinden çıksak da, çıkmasak da...
Kutluyorum içtenlikle günün şiirini Osman bey.Devamı dileğimle....
'sayıyorum tek tek
(bir) şu üç güllü yonca
merhemdir kanayan yaraya;
(iki) şu bakışı yaman çocuk
şehzade olmalı, şehzade;
(üç) şu koca köprüyü tutan gergin ip
o da nereden girdi şimdi araya!
(dört) şu falanca...
(beş) şu filanca...
...,...,...
biraz şaşkınca,
gözlerimi dikip öylece bakıyorum.
sonra,
yanıtsız sorular
kuyruğuma takılıyor
ördek yavruları gibi...
hay Allah, bu nasıl ben!
05.09.2014-ERZURUM
Osman Aktaş 2
Bir şiir bu kadar cazibeli olur,nasıl isimlendireceğimi bilemiyorum ama kalem hiç yorulmamış ve adeta dizelerle, küçük çocuklar gibi çapraz bir oyunun içinde neşeli, şen şakrak bir biçimde, bir güzel oyun kurmuş. Gönül dolusu içten tebriklerim ve selamlarımla güzel bir hafta sonu yaşamanızı,tüm insanlar adına endişesiz yaşayacağımız günlerin yakın olması dileklerimle nice şiirlere diyorum
Oldukça nitelikli bir şiir oldugunu belirtmeliyim..Bu nitelikte en çok zeka kendini göstermiş.Şairin kendine adım atma çabası çok zaman bitmeyecektir o bitmeyişi de çok güzel anlatmış şiir.
insan en başta kendine yol almalı kutluyorum sevgili hocam
Bizi meşgul eden gündem. Bir türlü aklımızı bizi yakından ilgilendiren konulara getiremiyoruz. her gün bir başka konu, bir başka şey. Önemli mi fazlaca değil. Önemli olan, geride saklı, gündeme getirilmiyor. nedeni; hay allah neden acaba? Günün şiiri seçilen güzel şiirinizi yürekten kutlar, başarılarınızın devamını dilerim.
Güne yakışan şiiri ve şairini saygı ile kutluyorum.
Mehmet binboga bey yorumunuzu hayran kaldım şiirin güzel olduğunu siirden kısmen anlayan algimla olduğunu anlamıştim ... ama yorumunuzla aydınlandim ve şiiri daha bir başka okudum. .. herkese saygilar
Şaşkınlıklar hem de tarifi mümkün olmayan şaşkınlıklardayız. Her an yeni gündemlerin doğumuna hazır ve önümüze sürülen her şeye suskun, seyredip susmaların şaşkınlığındayız...
Kral çıplak diyen şairi ve günün seçilmiş şiirini de sonsuz kutluyorum. Nicelerine sevgili Dostum...++
Prof.Dr.Osman Aktaş başarılı bir tıp doktoru olduğu kadar, zekice buluşları,özgün söyleyişi, samimiyeti ve şiire olan saygısıyla gerçek bir şiir işçisidir de...Onu okurken televole kültürüne bulanmamış bir dilin inceliklerinin tadına varıyor insan...
Bu şiirinde de temiz söyleyişinden izler bulmak mümkün:
İlk bentte '-nca'sesleriyle oluşturduğu serbest ve uzak uyaklar kulağa hoş geliyor.
Yine,Türkçenin zarif seslerinden 'lmnry' sızıcıları mısralardabir şarkı ritmiyle aliterasyonlar oluşturuyor.
İlk bentte şairin 'tahkiyeli şiir girişi' oldukça başarılı.Adeta bir kompozisyon yazar gibi önce 'durum tesbitinde' bulunuyor şair.Akşamın kanlı elleriyle sırıttığı onulmaz bir sahneyi hayra yormak için ikinci bende bakmak gerekiyor:
Şair, 'üç yapraklı yonca' göstergesini kullanmakla esasında sıradanlığı vurguluyor zira, inanışa göre 'yoncanın dört yapraklı olanı'nadir bulunur.Üç güllü yoncanın kanayana merhem olması iyimser bakış, oysa bütün dileklerin gerçekleşmesi için bir sonraki adım olan 'dört güllü' yoncaya rastlamanın da ihtimal dahilinde olduğunu sezdiriyor okura.'Çocukların şehzadeye benzemesi, köprüyü tutan gergin ip..'vs şairin çocukluk anılarındaki gizemli sahnelerden olmalı...Ya da şairin bilinçaltı görsellerini vurgulamak için ustaca kurguladığı öylesine bir sahne...Ardından çorap söküğü gibi gelen görüntüler...Kendini sorgulayan bir adem...
Ama en güzeli de 'hay Allah, bu nasıl ben?' istifhamı ki, buna 'sehl-i mümteni 'de desek abartmış olmayız.'Şiiri Cahit Kulebi gibi bitirmeli' görüşüne özgün bir örnek bu şiir.
Şairi kutluyor ve ondan daha nice anzer balı tadında şiirler bekliyorum.
Şimdi şairin bana ettiği sitemin aynısının yeridir:'Muhterem Hocam ben artık bu güzel şiirleri sarı yapraklara doya doya okumak istiyorum, lütfen tez zamanda bastırın şiirlerinizi:))
Kucak dolusu selamlar...
Güne düşen bu güzel şiiri ve sevgili dostumu candan kutluyorum saygılarımla
NEREYE BAKIYORSUNUZ?
Dalgın sokaklara atılan kancalara hayaller ve sorgular takılmış.
Volta atarken bile karanlıklara gömülmek, ruhunu perdeleyecek karamsarlıklara gark olmak varmış.
Kimin yüzü, görülmek istenen yerine karşılaşılan bu yüz kime ait?
Üç yapraklı yoncayı bilmeye biliyoruz da, güllüsü de var mıymış? Gerçi her bitkinin tohuma durması için illaki çiçek açması lazım ya…
Dört yapraklı yonca bulmak zor olanı.
Şans getireni böylesi…
Kendinden başkalarını görmek, görmek istediğinden uzak kalmak…
Anlaşılan umulanı bulamamanın, görmek istediğini görememenin buruklu yaşanıyor.
Hatta kendini bile tanıyamamanın…
Sorular, sorular, sorular…
Güzel bir benzetme ile…
Günün şiiri ve şairini kutluyorum.
Tebrik ve takdirlerimle.
Sevgi ve saygı rüzgârları esenliğiniz olsun.
“GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”
Bu şiir ile ilgili 22 tane yorum bulunmakta